En güzel forma yine G.Saray'ın

4. Dalgada yine ifadeler alındı…
Emre Belözoğlu, Sinan Engin falan…
Galiba yüzüldü kuyruğuna gelindi.
Millet de sıkıldı.

TFF Başkanı, şikeyi yapanlar düşünsün, diyor.
Aziz Yıldırım; dışarı çıkmak değil kalıp aklanmak istiyorum, diyor.
Emre Belözoğlu medya mensuplarına; beni daha fazla üzmeyin, diyor.
Doğrudur futbolcular da yeteri kadar hırpalandılar ama Emre’nin yeğeni ile telefon görüşmesinde sarf ettikleri sözler de herkesi üzüyor.
Yeğeni Emre’ye ‘sahtekar’ diyor.
Emre yeğenine; i..e!
Gel de üzülme…

Ben bunların hepsini, medya ve spor kamuoyu olaya kılıf ararken,  olay patlak verdiğinden iki gün sonra yazmıştım.
Hepsi bir ay sonra doğrulanıyor.
Meraklısı dönsün geriye sporx arşivinden okusun.
Yeni Şafak Gazetesi’nden okusun.
Tvlerde yaptığım konuşmaların kasetini bulsun!
Bilhassa Beyaztv’den…
Son dönemde en saygın tv yayınını Beyaztv, benim de olduğum Telefutbol programıyla yaptı. Onu da hatırlatırım.
Hep doğruları konuştuk.
Beyaztv spor kamuoyunda saygınlık ve güvenilirlik kazandı.
Çünkü orada hiç kimseye saldırmadan, hakaret etmeden doğrular konuşuldu.

Bir gazeteci gündemi takip eder ve yargıya intikal etmiş olayda kararı etkilemeden yasaların emrettiği şartları dile getirerek toplumu bilgilendirir.
Ben de öyle yaptım, müsterihim.

Cemal Özgörkey’in kulakları çınlasın

Bugün şike havasından çıkıp forma rengine gireceğim. Gecikmiş bir bilgi vardı onu da yeri gelmişken sizlere aktaracağım.

Sporx’in organize ettiği ‘Avrupa takımlarının formaları dahil en güzel forma’ oylamasında Galatasaray 1 milyon oy arasından en fazla oyu alarak birinci seçildi.
Haberiniz olsun 2011-12’de;
En güzel forma Galatasaray’ın.

Sarı rengin hakim olduğu çok canlı bir forma.
Bayıldım.
Derhal Nişantaşı’ndaki Galatasaray Store’a koştum…
Beden beden, sırta isim isim…
Siparişi verdim de verdim…

Bir anda Cemal Özgörkey’in yaptırdığı mor ve somon formalar geldi aklıma. Onlar da çok güzeldi.
Geçen sene seçimler arifesinde, o kaotik ortam öncesi Cemal Özgörkey ile büyük emek ve özveriyle yaptırdığı Galatasaray Atlı Spor Tesisleri’nde konuşuyorum. Hani şu somon ve mor formalar üzerine…
Arda’nın kim yaptırdı bunları deyip … sallaması üzerine!..

Meğer Arda da bilmiyormuş UEFA kurallarını ve formaların seçimindeki prosedürü…
Aktarayım;
Birkaç yıl öncesi UEFA’nın talimatıyla takımlar esas formalarının dışında iki çeşit forma daha yaptıracaklar. Bunların rengi de tescilli renklerinin dışına çıkmayacak. Galatasaray’ın mor ve somon formaları da sarı ve kırmızının karışımından elde edilen renklerdir.
UEFA’nın bu isteminin altında yatan gerçek ise şudur;
Bir takım, Avrupa maçlarında deplasmanda aynı renkli takımla oynuyorsa tercih ev sahibinindir. Misafir takım UEFA’nın yapılsın dediği esas renklerin dışındaki bir formayı giyecektir.

Formaların seçiliş ve üretim prosedürü de şöyledir;
Önce dizayn edilir, rengi tespit edilir. Kulüp Sportif Direktörü’nün onayından geçer. Numuneler üretilir. En son, Kulüp Başkanı’nın numune formayı imzalayıp onaylamasıyla üretime geçilir.
Yani kulüp başkanı onaylamadan, formayı imzalayıp Pazarlama’ya vermeden o forma üretilmez!
Somon ve mor formanın Adnan Polat imzalı ‘kabul’ numuneleri de Cemal Ögörkey’de mevcuttur.
Arda’nın ‘kim karar verdiyse bunları’ deyip ….. sallamasının adresi de böylece bellidir.)
Neyse…

İletişim kopukluğundan ve de Galatasaray gibi bir markanın iyi yönetilmediğinden kahırla şöyle diyordu o gün Özgörkey;
‘Osman Ağabey; bu toplum hiçbir şey bilmiyor. Bilgilendirmeğe çalışıyorsun ilgilenmiyor. Bir formayı hazırlarken o kadar çok çaba harcıyoruz ki anlatamam. O kadar çok prosedür var ki inanamazsın. Yine de takdir görmüyoruz.
Bak anlatayım;
Mor formaların lansmanını Galatasaraylı futbolcular yapıyor. Konuyla ilgili olarak da onlara özel brifing veriyoruz. Kalamış Tesisleri’ndeki lansmanda nasıl davranmaları öğretiliyor. Hal böyle olmasına rağmen futbolculardan bu yönlendirmeye uygun olmayan gereksiz beyanatlar yansıyor medyaya. Kahrolmamak elde değil.

Mor formanın tarihçesini çok gizli tuttuk. O rengin Galatasaray için çok önemi vardı. Lansmanda açıklayıp satışları pompalamayı düşünüyorduk. Taa ki Başkan Polat’ın medyada çıkan sözlerine kadar. Polat beyanatıyla Pazarlama A.Ş.’nin kolunu kanadını kırdı.
Biz mor formayı tarihten indirmişken, Başkan Polat bakın gazetelere ne diyor;
‘Bir gün üzerimdeki mor renkli gömleği beğenen Haldun Üstünel; başkan bu ne güzel renk size de çok yakışmış deyince beynimizde bir kıvılcım çaktı ve mor renkli formaya karar verdik.’
Bu gereksiz beyanla; Pazarlama A.Ş.’nin onca çabası sıfırlanmış, yaratılmak istenen markanın değeri düşürülmüştü.
Sonrasında istifa etmeyi düşündüm!’

Dayanamadım;
-Sen de çok alınmışsın Cemal kardeş demeye kalmadı, anlattıkları karşısında dilim tutuldu;

‘Osman Ağabey; 2009-2010 sezonunda Galatasaray’ın kasasına hediyelik eşya satışından 7 trilyon TL para aktardık.  Fenerbahçe’yi de satışta geri bıraktık. Rekor kırdık. Bu geliri Galatasaray Spor Kulübü kasasına aktarırken piyasaya da bir kuruş borcumuz yoktu!

-Yapma yaaaa… Bravo valla…

‘Bitmedi…
O dönem hediyelik eşyada satış rekorları kırdığını söylenen Fenerbahçe Spor Kulübü’nden Abdullah Kiğılı, Galatasaray’la birlikte mağazalar zinciri açmak için bize teklif yapıyor. Randevular veriliyor ve tam bu görüşme yapılacakken bir başka olay daha yaşanıyor;
Başkan Adnan Polat ve Yiğit Şardan, Hürriyet Gazetesi’ne birlikte verdikleri bir röportajda, Şardan; ‘Fenerbahçe’yle beraber ortak storlar açacağız’ diyor.
O günden sonra bu proje de başlamadan bitiyor.
Sonrasında ben de bittim, istifa ettim!’

O günlerde gündem çok dolu olduğu için bunları yazamamıştım.
Bugün sporx ‘en güzel forma’ yarışması yapıp Galatasaray birinci olunca aklıma geldi.
Daha fazla dayanamadım…
O gün de Galatasaray’ın formaları revaçtaydı bugün de…

Cemal Özgörkey, Pazarlama A.Ş.’de harikalar yaratmış. Galatasaray’ın hediyelik eşya reyonunu Türkiye lideri yaptıktan sonra Avrupa’ya, hatta dünyaya açılacakken yaşadığı uygunsuzluklar yüzünden istifa etmek durumunda kalmıştı.

Bugün Galatasaray forması yine en güzel forma seçiliyor ama sadece en güzel olmak kasayı doldurmuyor ki…
Özgörkey mesleği itibariyle bu konuda uzman bir kişiydi, ne yazık ki kıymeti bilinemedi.
Özgörkey’e destek olunsaydı Galatasaray bu yıl Avrupa’ya gidememiş bile olsa forması giderdi Edirne ötesine…
Dünyaya!...

Bazen kaçan balık büyük oluyor.
Galatasaray’ın forması da her zaman beğeni kazanıyor.
Teşekkürler sporx.

(Laf aramızda Lyon’un, Milan’ın, Marsilya’nın ve de Fenerbahçe’nin (açık mavili) formalarını da beğendim. Klasikler de güzel ama değişim dikkat çekiyor.)


Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın