Galatasaray genel hatlarıyla yeni sezon öncesi umut verdi. Terim'in elinde geniş, değişken oynayabilen ve hırslı bir kadro var. Yeni transferler takımın seviyesini artık Avrupa'da başarıya doğru çekiyor
EVREN GÖZ YAZIYOR
evrengoz@yirmidort.tv Galatasaray, Fiorentina karşısında oldukça faydalı bir prova yaptı. Fenerbahçe maçı öncesi cezalı Burak ve Ujfalusi yedek kulübesindeydi. Dany ve Necati iki ismin yokluğunu aratmadı.
Maça baskılı başlayan Galatasaray savunmasını ileri çıkarıp rakip sahada yaptığı presle özellikle ilk yarı üstün bir oyun sergiledi. Elmander'in gerçekleştirdiği baskıya eşlik eden Emre Çolak ve hatta kariyerinde rakip yarı sahada bu kadar görüldüğüne pek şahit olmadığımız Hakan Balta da iyi isimlerdendi.
Ortada başlayan Hamit, Engin'in çıkmasıyla sağ kanada geçtiyse de ilk maç için beklenenden uzak bir görüntüdeydi. Ancak sürekli top istemesi ve sorumluluk alma arzusu beklenen Hamit'in çok geçmeden ortaya çıkacağını işaret ediyor.
Selçuk, yine kalitesini gösterdi. Avrupa'nın üst düzey takımlarında çok rahat forma giyebilecek seviyeye doğru ilerliyor her geçen gün. Oyun zekası, sahayı enine ve boyuna görmesi, ters topları Galatasaray için vazgeçilmez bir isim haline getiriyor onu. Melo'nun takıma katılmasıyla Selçuk'u rakip kaleye daha yakın görebileceğiz.
Emre Çolak'ın hırsı dikkat çekiciydi. Amrabat ile gireceği forma rekabetinde hiç de yabana atılmaması gerektiğini anlatır gibiydi. Bu yıl formayı kapmak bir hayli zor olacak ve takım içindeki bu rekabet de mutlaka başarıya yansıyacaktır. Emre Çolak, bu sezon işler ters giderken yapacağı hamlelerle geri dönüş hikayelerinin ateşleyicisi olabilir.
Fiorentina önünde defansa pek iş düşmese de Dany'nin ayağına olan hakimiyeti ve Semih Kaya ile uzun zamandır birlikte oynuyormuş hissini veren konsantrasyonu gecenin artılarından biriydi. Çünkü özellikle Şampiyonlar Ligi'nde o bölge Galatasaray'ın en zayıf noktalarından biri. Ujfalusi'nin tecrübesine karşın yavaş olması, Semih'in kart sıkıntısı ve basit hataları ile Dany'nin o seviyedeki maçlarda bulunma eksiği Terim'in başını ağrıtabilir. Eboue ve Hakan Balta sezona hazır olduklarının sinyallerini verdiler.
Her zaman iyi niyetle mücadele eden Necati'nin bu takımda olması gerekiyor. Ancak ilk 11'de yer almak için biraz daha etkin olması lazım. Oysa takım tam da onun stiline uygun. Birkaç sene önce böyle bir takım oluşsaydı, Necati kilit oyuncu olurdu. Fakat şu an, iyi bir alternatif.
Elmander, sahanın en çok koşan en çok mücadele eden isimlerinden biriydi. Üstelik sakatlığının tam anlamıyla geçmemesine rağmen İsveçli golcü bu sezon da Galatasaray için büyük önem taşıyacak. Tam bir profesyonel olup aynı zamanda sahada mahalle kavgasına gider gibi davranması taraftarların gözünde onu ayrı bir yere koyuyor.
Muslera da farkını ortaya koyanlardandı. Kritik anlarda hep doğru yerdeydi, bazı pozisyonlarda şansının da yardımıyla kalesini gole kapadı.
Oyuna sonradan giren Amrabat henüz hazır değil. Biraz zaman tanımak gerekiyor. Takımla yaptığı antrenman sayısını da hesaba katmak lazım. Oyunu rakip kaleye taşırken tribünlerin aldığı haz, Keita'dan beri görülmemişti. Takımın önde olduğu maçlarda Amrabat rakip defansın moralini ciddi anlamda bozar.
Umut Bulut ve Burak Yılmaz kuşkusuz bu takımın skor yükünü çekecek isimler olacak. İyi form tuttukları takdirde asistlerle birlikte 40 golün içinde bulunurlar rahatça. Umut Bulut, özelikle büyük maçlarda üstün bir performans ortaya koyabilir. Çünkü iyi konsantre olduğu takdirde kale önünde yakaladığı pozisyonları harcamayacaktır.
Galatasaray genel hatlarıyla yeni sezon öncesi umut verdi. Terim'in elinde geniş, değişken oynayabilen ve hırslı bir kadro var. Yeni transferler takımın seviyesini artık Avrupa'da başarıya doğru çekiyor. Geçtiğimiz sezon kazanılan o şampiyonluğun önemi bu sezon daha iyi anlaşılacak. Bu takımın Şampiyonlar Ligi'nde iyi bir kura ile gruptan çıkabileceğini düşünüyorum. Olası bir çeyrek final, çilekli başarıdır; çilekli çeyrek final de olası başarının kendisi. Aysal, çilek diye tabir edilen transfer hakkında geri adım atar gibi görünse de unutmayın, Galatasaray'da transfer bitmez ve kimsenin parası Galatasaray'da kalmaz. Çeyrek finalden daha ötesine gidebilmek için bir kademe daha çıkılmalı. Selçuk daha çok serbest vuruş çalışmalı, Emre Çolak büyümeli, Hamit alışmalı, Semih daha çok forvetin formasını hatıra diye almalı, belki de Melo'nun bonservisi Galatasaray'da olmalı. Bazı şeyler için acele etmemek lazım. Hele ki söz konusu Şampiyonlar Ligi'yse.
Flaş transferlerle beklentilerin arttığı bu sezonda adım adım ilerleyerek Türkiye Ligi'nde şampiyonluk aracını her zaman kullanarak yeniden Avrupa'nın devlerine bir şeyleri hatırlatmanın vakti geldi. Şampiyonlar Ligi Galatasaray'ı, Galatasaray da Şampiyonlar Ligi'ni özledi.
Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.