Önceki Haber Sonraki Haber

İstikrarla gelen başarı

Rakip demişken, son 'kadınlar matinesinden sonraki' 2 maçta kendi standartlarını bile kıskandıracak şekilde kollandıklarını hatırlatalım.

03/10/2011 Pazartesi Webaslan.com

Fatih Terim'in Galatasaray'ı çok uzun bir aradan sonra;

- Deplasmanda 3 gol atıp,

- Üst üste 2 maç gol yemeyip - Hem topa hem de rakibe hükmedip galibiyetle buluştu.

Bu galibiyetin aynı zamanda 'lige verilen 2 haftalık aradan hemen önce' olması da yine geçtiğimiz senelerden kalan 'kötü ezberi' bozması açısından önemi büyük.

5 haftada kaybedilen 5 puan kesinlikle telafi edilebilir nitelikte ve 2 hafta sonra evimizde Bursaspor'a karşı tekrar ‘mutlak galibiyet’ parolası ile çok daha rahat çıkarak ligin ikinci perdesini umutla açacağız. Üstelik bu sene bizle aynı ligde oynama hakkı olmaması gerekmesine rağmen 1001 peşkeşle ligde tutulan ve her maçında kollanan rakip (dikkat ederseniz rakibimiz demiyorum zira bu sene tarihlerinde olmadıkları kadar kollandıkları için o payeyi bile hak etmiyorlar) gibi elle kola değil ayaklarımızla ve yüreğimizle oynuyoruz futbolu..

Rakip demişken, son 'kadınlar matinesinden sonraki' 2 maçta kendi standartlarını bile kıskandıracak şekilde kollandıklarını hatırlatalım. Kayseri ve İBB karşısında yine topla elle oynamayı akışkanlık haline getiren toplamda 3 oyuncuları (Orhan – Gökhan - Bilica) yerine bu pozisyonlara itiraz eden Kayserili ve İBB'li oyuncuların sarı kartla cezalandırıldığını Fener'in rakiplerinin son iki maçta da rakibin birer penaltısının verilmediğini hatırlatalım.

Mümtaz Türk Basını her ne kadar tüm bu yaşananları görmezden gelse de belirtmekte ve her söylediğimizin doğru olmasının yanında her doğruyu da söylemenin esas erdem olduğunu birilerine hatırlatmakta sonsuz fayda var. Kadıköy'de 'bu maçta şike var' diye bağırıp sözüm ona protesto yapanların gerçek futbol fakiri olup olmadıkları da ayrı bir tartışma konusu.

Biz Ankaragücü maçına dönelim.

Terim bir maç daha takımını 4-3-3 + Sercan / Baros / Riera olarak sahaya sürdü ve bu seneki oyun şablonunun yani sıra rotasyonda kullanacağı (dünkü oyunculara Servet'i de eklersek) 15 oyuncunun diğerlerine göre çok belirgin olduğunun tekrar altını çizdi.

Aykut'u da ekleyenince 16 kişiden oluşan kadroda son iki yer için Yekta ve sakat / cezalı durumuna göre Semih / Ceyhun'un eklenmesi ile bu seneki 18 kişilik oyuncu kadromuz şekillenmiş oluyor. Kadroya istikrar gelmesi ile yine geçtiğimiz senelere göre farklı olarak 'tutarlı bir 18' ile mücadele etmemizde bu seneki en önemli artılarımızdan birisi olacak sezon boyunca..

Son 3 senede defalarca bir hafta 11'de olan oyuncumuzun öteki hafta 18'e girememesi 'sezonun genelinde istikrarsızlık' yaratmış idi. Bu sene ise Terim'in seçtiği 17-18 kişilik nüve ile istikrarı sağlamamız başarıyı da beraberinde getirecek.

Ve gelelim yazımızın en keyifli kısmına; basketteki tarihi başarımıza…

Herhangi bir sponsor desteği olmadan Euroleague'a kalarak tarih yazan basketçilerimizi canı gönülden kutluyorum.

Koç Mahmuti'nin önderliğindeki takımımız geçtiğimiz seneden gelen başarı çıtasını bu sene 'basketin Şampiyonlar Ligi'ne' katılarak harika bir seviyeye çıkardı. Geçtiğimiz sene kurulan ve 3 yıllık bir planlama sonunda Euroleague'e kalmak için yola çıkan takımımız bu hedefine ikinci senenin başında ulaşarak 'doğru planlandığı zaman başarının çok da uzak olmadığı'nı bize en güzel şekilde yaşattı ve daha da çok yaşatacak gibi.

Modern basketbolun gereklerini yerine getirerek akıcı, seri ve çok sert müdafaalı bir görüntü çizerek 'rakibi 70 sayının altında tutmayı hedefleyen' Mahmuti ve talebeleri Euroleague'de de bir üst turu zorlayabilecek yapıdalar. İlk 2 için olmasa da 3-4 sıralar için oldukça iddialı konumdayız..

2 takımı art arda eledikten sonra Rytas'ı kendi saha ve seyircisinin önünde böylesine mahkum bir şekilde oynamaya mahkum edip 5-10 dakikalık periyotlarda sadece 2-3 sayı attırmak her takımın harcı değil. Mahmuti hücumda performansımız ne olursa olsun, savunmada devamlı olarak direnci üst seviyede tutturarak tatlı-sert tarzı ile tam anlamıyla bir komutan edasında yönetiyor takımını.  Çok uzun yıllar sonra hem futbol hem de baskette 'istikrarlı bir oyuncu kadrosu ile', güvenilir antrenörlerin elinde başarıdan başarıya koşacağımıza inancım sonsuz..

Bir sonraki yazımızda ligdeki ilk 5 maçımızın detaylı teknik analizlerinde buluşuncaya kadar esen kalın.

Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
  Ana Sayfaya Dön
Webaslan Anasayfasına Dön