Webaslan.com yazarlarından Ant İpek, son yazısında Galatasaray Cafe Crown'un geçirdiği müthiş sezonu ve yöneticilerin gerçekştirdiği Madrid operasyonunu değerlendirdi. İşte o yazı...
Baskette oldukça çekişmeli bir seriden sonra ligi ikinci bitirmemizi nasıl degerlendiryorsunuz?
Sene başında Cem Akdağ'in sözleşmesinin uzatılıp iki gün sonra Oktay Mahmuti'nin göreve getirilmesini 'etik açıdan' doğru bulmamistik. Ülkenin son 10 yılda yetiştirdiği en önemli iki koçtan biri olan Mahmudi (bence diğeri tartışmasız Erman Kunter'dir) düşme hattından aldığı takımı bu kadar kısıtlı bir bütçe ile finalist yapması sırf bizim değil Türk Basketbolunun kazancıdır. Bugünden itibaren yapılması gerekenlerin başında Mahmuti ile 3 yıllık yeni bir anlaşma gelmektedir.
Rancik ve Evren'in üzerine kurulan yeni takıma Goksenin-Sertaç-Melih gibi 3 tane genç oyuncuyla beraber Haluk-Tutku gibi tecrübe timsalli oyuncuları yeni yabancılarla harmanlayıp takımı bu kadar zirveye çıkarmak her babayiğidin harcı değil.. Üstüne üstlük bu başarıyı finalin 5. ve 6. maçında çok net bir şekilde şahit olduğumuz üzere 'hakemlerin ince kıyımına' rağmen gerçekleştirmek çok ama çok daha zor bir iş...
BİR DEVİR KAPANACAK...Üzerlerinde milli formayı çıkarıp çubuklu formayı gecirdiklerinde centilmenlik ve sportmenlik namına çoğu şeyi sahada bırakan Ömer-Kaya-Oğuz gibi oyuncuların devri yavaş yavaş kapanırken; Cimbom olarak Sertaç-Evren-Caner'in önünü açmak adına bu oyunculara ayrı bir dikkat ve hevesle sarilmaliyiz. Geçtiğimiz 15 yılda Burak Sezgin, Gökhan Ucoklar, Kerem Tunçeri, Arda Vekiloglu, Tufan Ersöz gibi 'bayrak adamları' bünyesinden yetiştiren veya dahil eden Cimbom; bugün elindeki Haluk-Caner-Tutku-Evren-Melih-Sertaç-Goksenin-Ermal'den oluşan Türk oyuncularına Ender Arslan gibi harika bir ekleme yaptı geçtiğimiz hafta... Bugün olmasa da yarın Efes'li Kerem'ler gelene kadar takımdaki abilik görevini tribünlerin 'Yılmayan Adam' diye nitelendirdiği Haluk yapacak..
Takımın yedek koçu eski gardimiz Recep Sen bu oyuncu nuvesini yakından tanıyan biri olarak yine kritik bir görev üstlenmeli yeni oluşumda...Aynı futbolda olduğu gibi baskette de az ve oz transferler ile seneye yeniden final oynayacak kadroyu yeniden yapilandirmamiz hiç de zor değil bu saatten sonra..Yapılması gerekenleri ezeli rakibin bizden 5-6 yıl önce uygulamaya koyduğu planı ve yol haritasını kendimize yakışır bir şekilde tekrar çizmek.
GÜÇLER BİRLEŞTİ...Şube Sorumlumuz Hakan Üstünberk'in göreve geldiği ilk günden beri ortaya koyduğu performans ve vizyon menajer Ali abi (Tursan)nin tecrübesi ile birleşince saha dışında da güçlü profile sahip olmuş durumdayız..içimizden çıkacak diğer yöneticilerimizin de rakipteki Nedim Karakaş gibi saha dışında 'bilhassa kaybedince' normal yönetici profilinden uzak demeçler vermeyecekleri, antipati konusunda değil popülerlik konusunda örnek bir profile sahip olacaklarını düşünüyorum.
Bugünlerde basketbolun anavatanı olan ABD ve NBA'de de şahit olduğumuz üzere 'ihtisamini sadeliginden alan' superstarlar takımlarını şampiyon yapıyorlar. Dallas 2006'da yine Miami'ye karşı oynayıp bıim gibi 4-2 kaybettiği finalden tam 5 yıl sonra Nowitzki'li, Jason Terry'li kadrosu ile mutlu sona ulaşırken kibir ve egosu zirve yapan Lebron başarıyı hırsından tırnaklarını yiyerek uzaktan izleyebildi... Başarı bir anda gelmiyor sporun hiç bir dalında ve doğrularından vazgecmememek orta-uzun vadede tüm kulüplerin faydasına oluyor..Dolayısıyla popüler bir deyimle 'yola devam' etmek için Ustunberk-Mahmuti-Haluk-Caner- Rancik-Shumpert eksenini bozmadan Ender gibi eklemeler yaparak baskette de arzuladığımız kupaya ulasacagimiza inanıyorum.. Bir dokunduk, bin isittik sizden..
AZ BİLE...Bu yazdıklarımız bize yaşatılan başarının yanında devede kulak kalır. Basketcilerimize, teknik ve idari kadroya, Abdi İpekçi'deki 3 maçı izlemeye gelen 35.000 taraftara az bile bu... Taraftar demişken orada bir paragraf açmakta fayda var; inanılmaz destek verdiler 3 maç boyunca da takımımıza.
Fakat Shipp nasıl Sinan Erdem'de son saniyede oyunu bozdu, balonları patlattı ise bizim taraftarımızın da rakip ile ilgili bazı düşüncelerini rafa kaldırması, aksiyonunu değiştirmesi lazım..2007 Mayıs'ındaki sulu maçın ardından 5 maç saha kapatmanın ardından alınan şampiyonluk bizi yanitlmasin..Eğer 2008 şampiyonluğunda seyirci ile daha da butunlesebilse idik, geride kaln 3 sezonda kesinlikle daha başarılı olurduk...
Hakemlerin inceden kıydıkları bir serinin sonunda hakkımızı kalemimizle, sozumuzle savunmak için taraftarimizda bu tıp anlamsız protestoların artık rafa kaldırması lazım..Bırakınız kendilerince kendilerine yetsinler..Bu seri de Galatasaray basket takımı Türkiye oldu...Esas kazanan da biz ve Türk Basketbolu...
Saçma sapan demeçler veren Kaya, farkla biten maçın sonunda anlamsız smaç atan Oğuz, attığı hemen hemen her basketten sonra kendine faul yapıldığını iddaa eden Ömer 'in devrini ancak bu şekilde geçirebiliriz..Aksi takdirde maç sonudan Tutku bebeğini kucağına alamaz, Rancik taraftara 3'lu cektiremez..Herşey Cimbom içinse bu konuda da kendimizi artık torpulememiz gerekiyor sevgili okurlar..Zira artık bu tıp davranışlar sadece zarar veriyor camiamıza..
MADRİD - İSTANBUL HATTI Son olarak Atletico Madrid operasyonuna da kısaca değinelim..En güzelini Radikal yazdı.. Aysal Madrid'i Arda'ya getirdi diyerek...Umarım Arda bu olan bitenleri gerçekten yorumlayabiliyordur..Zira yarın öbürgün bu sefer Chelsea'ye gitmek isterse Bosingwa- Drogba ve Lampard'a para yetmez.
Bu noktadan sonra sadece Ujfalusi kadroya katılsa bile Cimbom saha dışında elini masaya vurarak saha içinde tüm sezon boyunca kendi aleyhine çalınmış ve çalınması muhtemel diğer duduklerin önüne geçmiştir..Camiamızın kararlılığını gören Türk futbolunun dinamikleri artık bu kadroya Karabük deplasmaninin 2. Dakikasında faulle bile alakası olmayan bir pozisyonda aleyhimize penaltıya hukmettiremez...
Yeni oluşum sonucu Terim ile sahaya çıkacak olan Cimbom uzun yıllar sonra gerçek anlamda kamuoyunun desteğini alarak hedefe yürüyecektir..Bu sayede belli bir eşiği hasbelkader geçip ligin son haftalarında yendiği takımlardan birer oyuncu transfer edip haklı(!) şampiyonluklara da en güzel cevap verilmiş olur...Taraftara düşen bu günlerin keyfine varmak ve sakin bir şekilde yeni sezona hazırlanmak, sezon boyunca hakkımızı savunmak için lüzumsuz ve egreksiz tepkilerden kaçınmak olmalıdır..
Saygı ve sevgilerimle,
Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.