"Takımımız her ne kadar istekli bir oyun sergilese de gol yemeden 2. bulma konusunda hala hiç ama hiç istenen seviyede değil... "
23/08/2012 Perşembe Webaslan.comKasımpaşa karşısında geçtiğimiz senelerde epey başımızı ağrıtan "1'i bulmuş iken 2'i bulamama sorununu" yeniden yaşadık... Takımımız her ne kadar istekli bir oyun sergilese de gol yemeden 2. bulma konusunda hala hiç ama hiç istenen seviyede değil... Hem Fener hem de Kasımpaşa karşısında baskıya devam eder gibi görünsek de yeteri kadar istemediğimiz için 2-0 öne geçemedik... Bakınız eğer bu 2 karşılaşmanın son 20 dakikasında –hele hele birinde 10 kişi kalmışken bile- 2'i son 3 dakika içinde bulacak kudret ve dirayete sahip isek bunu gol yemeden ikinciyi atmak içinde kullanabiliyor olmamız lazım... Geçtiğimiz sene TT Arena'daki Play-Off BJK maçını anımsayın... Son çeyrekte üstüste yediğimiz 2 gol bizi nasıl demotive etmiş idi... Yarın Şampiyonlar Ligi mücadelesine çıktığımızda TT Arena'ya "2-0'i bulma isteği" daha da önem kazanacak... Gruptan çıkmak için evimizdeki 3 maçtan rakiplerimizden en az 3 puan daha fazla almalıyız... Bu da asgari 2 galibiyet ile olabilecek bir şey... Galip gelebilmek içinde Barcelona misali hem ikiyi gerçekten aramak, fırsatını bulunca kaçırmamak, hem de rakibin o kadar kolay atak yapmasına izin vermemek gerekir... Nispeten yeni oluşan ve 2 senede Hakan hariç tüm mevkiileri yeniden yapılanan takımımıza bu alışkanlığı en kısa zamanda aşılayacaktır Fatih Hoca...
Sezon artık başladı... Transferin bitmesine neredeyse 1 hafta kaldı... Tek bir oyuncuya işaret etmiştik olü sezonda... İngiltere League One'dan Jordan Rhodes... Oyuncunun bonservisi icin Fulham ve Everton'ın 8 m GBP'e kadar çıktıkları konuşuluyor... Takımda daha Baros dururken, Sercan'ın akıbeti belirsiz ve Necati 18'e giremiyorken Rhodes'e yer elbette kalmadı ama aklımızın bir koşesinde kalsın bu Galli 22 yaşındaki yetenekli forvet...
Baros demişken... Kasımpaşa karşısında mutlak gole ihtiyaç duyduğumuz anda Elmander ve Hamit'i aynı anda oyundan almasını çok yadırgadım hocanın... Kimin girdiğinden çok, kimin çıkmaması gerektiğine örnek idi bu 2 oyuncumuz... Madem ki Necati 18'de değil idi, sahaya "son Umut" olarak sürülmesi gereken oyuncumuzun Sercan değil Baros olması gerekiyor... Bakınız bu Baros takımda kalsın, Burak-Elmander-Umut kadar dakika alsın demek değil... Hala kontratlı oyuncumuz ise –kimse kusura bakmasın- benim rotasyonumda Necati ile durumuna gore değişirim Baros'u... Deplasmanda Necatı'yi, iceride Milan'ı tercih ederim... Hazır ve aklı oyunda olamayan Sercan'ı değil, hele hele Elmander'i kenara alarak hiç değil...
Emre Çolak maçı televizyondan izleyenlerin ve yazılı basının kahramanı idi Kasımpaşa karşısında... Aynı etkiyi sahada çıplak gözle izleyince bana vermedi... 2 asist yapmış olsa da –ki bunlar duran top idi- çok fazla topu ezdi, eskilerden Gençlerbirliği'nden aldığımız solak orta saha oyuncumuz Osman Coşkun tarzı topu yeteri kadar etkin kullanamadı, varyeteden uzak duramadı... Tribüne hoş geliyor böyle hareketler ama takımda Selçuk-Hamit daha tam verimli halde işlemezken Emre'nin bu kadar topla oynaması inanın beni mutlu etmiyor sevgili okurlar... Emin olun Inönü'de orta sahada başında Toraman varken bu hareketlerı bu kadar rahat yapamayacak. Emre ve biz en güçlü olduğumuz mevkii olan orta sahada yeteri kadar etkin olamayabileceğiz... Yapmamız gereken topla Melo-Selçuk ve Hamit'in daha haşır neşir olmasını sağlayan bır oyun anlayışına bir an evvel geçmek...
Orta sahaya değinmişken defans konusunda da henüz istenen seviyenin çok gerisinde olduğumuzu belirteyim... Dany karşıdan gelen toplarda ilk hamlede vücudunu doğru konumlandıramadı... Semih iyileştiginde de stoper mevkiinde ilk mevkii tartışmasız Ufjalusi'nin... Şimdilik görünen Dany'nin Semih'in önünde ama istenen seviyede ise olmadığı... Eğer sol bek alınırsa, Hakan'ın kimi zaman stopere kayması mevzu bahis olabilir... Gönlüm Hakan'ın sol bek olarak sakatlanmadan bir sezon geçirmesi ve o sahada yokken "Bizde olduğundan çok daha vasat bir performans sergileyen Riera'nın orayı idare etmesi" yönünde olsa da stoperlerimizin toplam/ortalama yetenek/tecrübelerinin takımımızın en zayıf halkası olduğunu belirtmekte fayda görüyorum...
Son sözüm Amrabat için... Formaya yeni yeni ısınıyor..Görünen deplasmanlarda açık alan bulunca daha çok can yakabileceği yönünde... Pazar akşamı ilk resmi kurbanının Hilbert olması kuvvetle muhtemel 53 numaralı kanat oyuncumuzun...
Saygı ve sevgilerimle
Ant İpek
Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.