Hakan Kutlu (Ankaragücü)
Aslında maç başı ücretlendirme bir futbolcu için itici güç. Ancak Türkiye’de bu uygulamada yanlışlıklar yapılıyor. Garanti paranın veya maç başı ücretin küçük ya da büyük miktarlar olması farketmiyor. Ama yönetimler futbolcularına güvenmelidir.
Fazlı Ulusoy (Malatyaspor)
Bence maç başının artırılması iyi bir şey. Gerçi içeride kalma olasılığı da oluyor. Alamadığımız zamanlar oluyor. Futbolda sakatlık riski de var. Böyle bir durumda sezon sonuna kadar alacağının ödenmesi lazım. Bütün kaynağımız peşinat, onun dışındakiler az miktarlar. Bana böyle bir teklif yapılsa herhalde sıcak bakmam.
Ömer Çatkıç (Gaziantepspor)
Maç başına anlaşma olduğunda, arada bir güvensizlik ortamı oluyor. Aslında Avrupa’daki gibi garanti para verilmeli ama oynamadığı zaman hesabı sorulmalı. Garanti paranın miktarı ya da maç başı miktarı önemli değil. Bu şartlarda bu düşünce doğal karşılanabilir. Ama yönetimler, oyuncuya manevi olarak güvenmelidir.
Ümit Bozkurt (Gençlerbirliği)
Avrupa’da maç başı filan diye bir sistem yok. Ancak bu teklif futbola teşvik amacı taşıyor. Garanti para yüksek mi olur, düşük mü olur bilinmez, maç başı verip vermemek önemlidir. Ben
Beşiktaş’ta oynarken maç başı anlaşmam vardı. Oynadım ama halâ alamadım! Teşvik açısından iyi. Ama uygulama açısından biraz sıkıntı verir.
Şenol Karagöl (Diyarbakırspor)
Frank de Boer’un 1.8 milyon Euro aldığı bir ligde, ben yüzde 50’si garanti, yüzde 50’si maç başı, toplam 350 milyar lira alıyorum. Bu adalet mi! Yöneticiler formasını giydiğimiz takımın başarısı için çalıştığımızı bilmeli. Garanti paranın fazla veya az, maç başı paranın fazla veya az olması hiçbir şeyi değiştirmez.