Yeni yılın ilk derbisinde Fenerbahçe Ülker'i mağlup eden Galatasaray Cafe Crown bize büyük bir gurur yaşattı. Yazarımız Ant İpek maçı ve sonrasını değerlendiriyor.
05/01/2009 Pazartesi Webaslan.comMerhaba sevgili Galatasaray'lılar..
Basketbol takımımız yeni yılın ilk maçında ezeli rakibi Fenerbahçe'yi Darüşşafaka Ayhan Şahenk (bizim deyişimizle Aydan Siyavuş) Spor Salonu'nda 78-62 gibi farklı bir skorla yenerek Beko Basketbol Ligindeki 2.'liğini korudu.
Ligdeki sıralamada Efes Pilsen'in hemen ardında yer alan ekibimiz ligin iddialı ekiplerinden Türk Telekom ve Beşiktaş'ın aldığı mağlubiyetlerle ilk 2 için çok iddialı bir konumda bugün itibariyle..Bu açıdan bakıldığında Fenerbahçe'yi 16 sayı farkla yenmiş olmamız ikili averaj açısından bize büyük avantaj sağlamış durumda..Ligi ilk 2'de bitirmemizde finale kadar saha ve seyirci avantajına sahip olmamız anlamı taşıyor..
Geçtiğimiz sene ilk 4 hesapları yapmamıza rağmen ligi 5. bitirip playoff'un ilk turunda saha avantajına sahip Türk Telekom'a elenen takımımız bu sene daha fazlasını yapacak güce sahip. Takımdaki Türk oyuncular 2 senedir birbirleriyle oynamanın getirdiği avantajla her geçen gün daha fazla sorumluluk alıyorlar. 34 yaşındaki Hüseyin'in rakip Fenerbahçe'nin 22 yaş ortalamasındaki 3 pota altı oyuncusunu kelimenin tam anlamıyla denize dökmesi, Cüneyt'in saha içi ve dışındaki performansı ile kariyerinin en iyi yıllarından birini yaşaması takımımız adına artılar..Cumartesi günü bu ikilinin yanına eklenen “Kocaoğlan Polat Kocaoğlu” pota altını cüssesiyle çok iyi kaparken yaptığı çok iyi savunma ile son 3 maçta 100 sayı barajını aşan rakibimizi 62 sayıda tutmamızda büyük katkıda bulundu. Burada yeri gelmişken rakibin Smith, Preldzic ve Vidmar dışındaki 5 oyuncusu Green-Ömer-Mirsad-Semih-Oğuz beşlisini 5/32 (%16) gibi bir şut yüzdesinde tutmak Cumartesi günü savunma adına ne kadar dirençli bir oyun sergilediğimizin baş göstergesi idi...
İlk devrenin ortasında Efes ve Malaga tarafından istenmesine rağmen sıkıntılı bir dönemde sonra takımda kalan Hırvat Pivot Zizic, O'nun yanısıra 4 numaramız Milojevic ve skorer forvetimiz Gurovic kağıt üstünde çok ama çok iyi yabancılar..Takımımız adına pota altında yaşanabilecek bir sorun Amerikalı pivotlara sahip takımlara karşı “güçsüz” kalmamız olabilir ama Fenerbahçe gibi pota altı oyuncu tercihlerini tamamen Avrupalı oyunculardan oluşturan takımlara karşı bu dezavantaj avantaja dönüşmekte..Combo guard pozisyonunda oynayan Amerikalılarımız Graves ve Atkins'te “takım oyuncusu” olmak için çok uygun karakterde oyuncular..Milli takımı zorlamalarına rağmen uzun süredir sakatlıklarla boğuşan Murat ve Tufan kısa rotasyonunun diğer önemli isimleri olarka göze çarpmakta..Yedek skorer forvetimiz Erdem ise basketbol takımımızın Servet Çetin'i olarak göze çarpmakta; oynadığı her saniyede takımı için % 110'unu sergiliyor Erdem..Bunların dışında pota altı silahımız Cemal, iyi savunması ve her geçen gün hücum yeteneklerini geliştirmesi ile yine önemli bir isim takımımız adına.
Geçtiğimiz hafta yaşanan koç değişikliğinin takımıza ivme kazandırarak bu sene arzulanan finale ulaşmamızda olumlu bir etki yapacağını düşünüyorum..Cüneyt'in maç sonrası dediği gibi Murat Abi'yi saygıyla uğurlarken Koray Abi'ye sevgiyle “tekrar hoşgeldin” diyorum...
Hadi Aslanlar, bu sene baskette tarih yazalım...Yenilmez Armada'yı salona geri getirelim..
Saygı ve Sevgilerimle,
Ant İpek.