1 Biz müesseseleşmeyi, profesyonelleşmeyi getirdik. Ancak ben onun gibi ‘Mektepli’ olmadığım için eleştirildim,
2 Kurumsal yapılanma olmalıydı. Ya da Başkan ‘Bırakıyorum; menfaatlerimi koruyan oluşum yapılmalı’ demeliydi,
3 Ayağımı yorganıma göre uzatmam. Kısaysa niye ayağımı büzüp uyuyayım ki? Ona göre yorgan bulurum!
YÖNETİMİN kulübü borç batağına soktuğunu ifade eden Süren, ‘Canaydın, Riva’yı satmaktan başka eleştiri getirmiyor. Riva’yı satmakla hisse satmak arasında ne fark var? Gençlerin devreye girmesi lazım. Hayri Kozak’ın toplantısında 3 saat nostalji yapıldı. İstatistik Genel Müdürlüğü gibi rakamlar yorumlandı. Ben aynı rakamlara farklı yorumlar getirebilirim’ diye konuştu.
GALATASARAY’IN sıkıntılarından kurtulması için kurumsal yapılanmaya geçmesinin şart olduğunu söyleyen Süren, ‘Riva için kafalarda 2 yıllık süreç var. Peki nasıl geçecek? Ben inisiyatifin Canaydın’da olmasını beklerdim. Eski başkanları, destek verip vermeyenleri bir araya getirmeliydi. Ya da ‘Ben bırakıyorum ama menfaatlerimi koruyacak bir oluşum içinde olunmalı’ demeliydi’ dedi.
CAMİANIN 2000 yılındaki marka imajının devamını istediğini belirten Aslan’ın eski patronu, ‘Şu anki yönetim ‘Küçük olsun, benim olsun’u prensip edinmiş. Bu da bir görüştür. Ayağını yorganına göre uzat derler. Ben uzatmam. Yorgan kısaysa niye ayaklarımı büzüp uyuyayım ki; ben uzununu bulurum. Ama şimdiki görüntü de büzeceğiz’ diye konuştu.
TÜZÜK değişikliğini de irdeleyen Süren şöyle devam etti: ‘9 bin üyemiz var. 3 bininin kaydı kapalı. Kaydı kapalı ne demek? 100 YTL’lik aidatını yatırmamış demek. Babacığım sen 100 lirayı ödemeyeceksen kulübe üye olma. Seçimlerde toplu para yatırılacaksa, başkan adayının yatırması bize yakışmıyor. Mali kongre yine ibra edilecektir...’
