Önceki Haber Sonraki Haber

Seçim tarihi belli oldu!

Galatasarayımızın Başkanı Adnan Polat, merakla beklenen seçime gidip gidilmeyeceğine ilişkin kararını açıkladı.

07/04/2011 Perşembe Webaslan.com

Başkan Adnan Polat, günlerdir merakla beklenen konuşmayı gerçekleştirdi.

Başkanı Adnan Polat, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena Stadı'nda düzenlediği basın toplantısında seçim tarihini açıkladı.

Başkan Polat, seçim tarihinin 7 Mayıs 2011 olarak belirlediğini, ancak ilk toplantıda çoğunluk sağlanamaması halinde, kongrenin 14 Mayıs 2011 tarihinde gerçekleştirileceğini söyledi.

Öte yandan basın toplantısının hemen öncesinde verilen 'Mali Genel Kurul'un iptali' kararına rağmen başkan Adnan Polat, bir mecburiyeti olmamasına rağmen seçime gitme kararı aldı.

Bir grup yönetici ile birlikte Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena'daki basın toplantı odasına gelen Polat şu açıklamalarda bulundu:


"Galatasaray’da yönetici olarak 9. yılımı doldurdum. Bu uzun sürenin 6 yılını başkan yardımcısı, 3 yılını da bir Galatasaraylı için en onurlu görev olan başkan olarak tamamladım. Beni bu görevlere layık gören ve oylarıyla bana Galatasaray Başkanlığı yapma gururunu veren üyelerimize bir kez daha teşekkür ediyorum.

Daha önce görev yaptığım 1990’lı yıllarda da, şimdi görev yaptığım 2000’li yıllarda da Galatasaray’ın en zorlu dönemlerinde sorumluluk almak bana nasip oldu. Özellikle Galatasaray tarihinin en bunalımlı son 5 yılında görev almak cesaretini gösterdik.

Galatasaray Spor Kulübü’nün Başkanlık ve Yönetim Kurulu makamlarını tekrar cazip hâle getirdik. İşimizi, ailemizi ve kendimizi bir kenara bırakarak Galatasaray’ımız için çok yoğun mesailer verdik. Bu, bizim için sadece bir Galatasaray Sevgisi meselesiydi. Bu nedenle, her şeyi bir kenara bıraktık ve darboğazlardan çıkış için aklımızı, gücümüzü, kısacası tüm enerjimizi harcadık.

Bütün mesaimiz; Kulübümüzü kendi ayakları üzerine durabilen, kimsenin cebinden idare edilmeyen, modern çağa uygun olarak yapılanmış bir kulüp yapabilmek; kendisini çok seven taraftarıyla arasındaki mesafeyi kısaltarak, barışmış, birleşmiş, tek bir hedefe hep birlikte yürüyebilen büyük Galatasaray ailesini kurabilmek içindi. Bunda ne kadar başarılı olduğumuza elbette tarih karar verecek.  

Ama ben ve arkadaşlarım bugün bize verilen tüm görevleri yerine getirmek için tüm gücümüzü harcamış olmanın huzurunu taşıyoruz. Geçtiğimiz 3 yıla çok büyük ve önemli işler sığdırdık. Galatasaray’ın onlarca bunalımlı projeleri ile birlikte en önemli 4 projesini tamamlayıp bitirdik. Ama iş yapma, iş üretme iradesi taşıyan herkes gibi biz de hata yaptık. Dönüp geriye baktığımızda az iş ve hatasız olmaktansa, çok iş yapma yolunu seçtiğimizi söyleyebilirim ve biz bugün de olsa aynı yolu seçerdik. Zira Galatasaray’ın kaybedecek vakti, sorunlarına hızla çare üretmeme lüksü yoktu. Sade, samimi ve kafasının arkasında sarı-kırmızıya duydukları aşktan başka hiçbir şey taşımayan Galatasaraylıların yaptıklarımızı gördüğünden ve takdir ettiklerinden eminim.

Değerli Galatasaraylılar,

Seçildiğimizden hemen sonra başlayan ancak özellikle şirket birleşmesinin tamamlanması ve TT Arena’nın açılışıyla hızlanan ve genel kurula kadar giden süreçte olan olayları, yaşananları, söylenenleri burada tekrar etmeme gerek yok. Ancak bütün bu süreç, bazı şeyleri çok net açığa çıkardı. Kulübümüzü diğerlerinden ayıran en temel geleneklerimizden biri olan, kişilere bağımlı olmayan, demokratik yapımızı değiştirme niyetinde olanları; kendisini Galatasaray’ın sahibi olarak görerek kapalı odalarda hazırladıkları senaryoları üyelerimize kabul ettirmeye çalışanları; geleneklerimizi hiçe sayıp medya kanallarından kulübü, başkanlık makamını yıpratmak için adeta fazla mesai yapanları; yıllarca en zor zamanlarda bile ortaya çıkmaktan, elini taşın altına koymaktan kaçanları; içinde seçildiği yönetime köstek olmak için çirkin yöntemlere başvuranları ve Galatasaray'ı kendi özel iş ilişkilerinde atlama taşı olarak kullanmak isteyenleri… Bütün bunların değerlenmesini Galatasaray kamuoyunun takdirlerine bırakıyorum.

Bilinmelidir ki mevcut yasalar ve tüzük bizi seçime gitmeye zorlamıyor, seçime katılmamızı da engelleyen bir yasa yok. Mali ibra, Denetim Kurulu ibrası ve 2011 bütçesi onayı var… Ama idari ibrasızlık da var. Bu ne demektir, ne anlam taşımaktadır, takdirlerinize bırakıyorum. Ancak bu yapılanlar bizlerin gönlünü yaralamıştır. Bizler Galatasaray’a gönül verdiğimiz için buradayız. Hiçbir beklentimiz yok, olmadı da. Başlattığımız işleri bitirerek kulübümüzü normal zamanda seçime götürmek arzumuzdu.

Ancak mevcut şartlarda devam etmek Galatasaray’a zarar vereceğinden, Yönetim Kurulu kararı ile 7 Mayıs 2011 günü, çoğunluk sağlanamayacağı için de 14 Mayıs 2011 günü kulübümüzün Seçim Genel Kurulu’nu yapma kararı aldık.

Bizlere bugüne kadar destek veren, vermeyen, sadece ve sadece Galatasaraylılık duruşu sergileyen kulüp üyelerimize ve taraftarlarımıza yürekten teşekkür ediyor ve hakkımızı helal ediyoruz.

Galatasaraylılar asil yüreklidirler. Ağır ayıplara alet olmazlar. Aklı hür, vicdanı hür, irfanı hür olarak hareket ederler. Şimdi huzurla ve gururla tekrar aranıza dönüyoruz. Ve diliyorum ki, bize bu yapılanlar Galatasaray’da yeni bir uygulamanın başlangıcı olmaz.

Sözlerime son verirken, bu sıkıntılı dönemde benimle beraber omuz omuza mücadele veren Yönetim Kurulu arkadaşlarıma, diğer kuruldaki abilerimize, arkadaşlarımıza ve bizle beraber mesai veren herkese teşekkür ederim."


Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
  Ana Sayfaya Dön
Webaslan Anasayfasına Dön