Galatasaray'a geldiği 1992-93 sezonunda 30 maçta 19 gol atıp ilk şampiyonluğunu yaşadı. 2000'e kadar dördü üst üste olmak 5 kez daha bu mutluluğu tadacaktı Hakan.. 1995'te kısa bir Torino macerası dışında ayrılmadı sarıkırmızılı formadan.. 2000'deki UEFA Kupası zaferine Avrupa'da attığı 10 golle katkıda bulunduktan sonra İnter'e, oradan da Parma'ya gitti. Kulüplerindeki tutukluğuna karşın her zaman Milli Takım'ın vazgeçilmezleri arasındaydı. Euro-2000'de ve 2002 Dünya Kupası'nda da hep kadrodaydı. Hakan'ın A Milli Takım'daki 46, Avrupa Kupaları'ndaki 33 gollük rekorlarına Türkiye'de bir daha erişen olur mu, bilinmez. Ama o yaşayan bir efsane olduğunu çoktan kanıtladı.
Süper profesyonel
Türkıye'nin gelmiş geçmiş en büyük golcüsü.. Avrupa'nın da son 8-10 yılda en iyi 10 golcüsü arasına girer. Sırrı: Çok iyi bir profesyonel, atletik özellikleri sürekli en üst seviyede. Tek eksiği vuruş tekniğinin biraz zayıf olmasa. O da çok iyi olsaydı şu anda Ronaldo, Van Nistelrooy, Vieri gibi isimlerle çekişiyordu.
AHMET ÇAKAR
Ne ararsan var
Hakan'ın en önemli özelliği günümüz futbolunun bir forvetten istediği ilkelerin hemen hemen tümüne sahip olması. Golcü; havadan ve yerden.. Asistçi.. Sırtı kaleye dönük oynamasını da biliyor. Çapraz koşularla rakip defansın dengesini bozuyor. Ayrıca onların oyuna çıkmamaları için de baskı uyguluyor. Tüm bu özellikler birarada olduğu için, bir de kendisine profesyonelce çok iyi bakıp çok az sakatlandığı için hâlâ Türkiye'de alternatifi yok. Bugüne kadar Avrupa kulvarında G.Saray ve Milli Takım'la icraatlarını da kimse gözardı edemez.
ÖMER ÜRÜNDÜL
Futbola aşık
Fiziki üstünlükleri ve futbol olan üst düzeyde sevgisi.. Bence Hakan Şükür'ün sırrı bunlar.. Takım oyunundaki müthiş etkinliği onu takımın vazgeçilmez elemanı yapıyor. Diğer arkadaşları arasında her zaman istenen, aranan bir futbolcu oluyor. Arkadaşlarına yarattığı pozisyonlar da ona mutlaka bir şekilde geri dönüyor.
FEYYAZ UÇAR
Asla kaytarmaz
Hakan Şükür çok büyük bir profesyonel. Düzgün yaşaması ve yaptığı işi sevmesi onu başarıya götürüyor. Hırsı çok futbolcuya örnek olmalı. Oynadığı her maçta varını yoğunu ortaya koyuyor. Asla kaytarmıyor. Türk futbolu, Hakan'ın büyüklüğünü futbolu bıraktıktan sonra anlayacak. Tek zaafı - aşırı kültürden olacak - gereksiz konuşması ve polemik yaratması. Bu, zaman zaman kendisine zarar verdi. Eleştirilere kulak tıkarsa en az iki yıl daha top oynar.
LEVENT TÜZEMEN