En son söyleyeğimizi başta söyleyeceğim; Kewell’ın stoper oynamasını yadırgamadım
Sözlerimize Hamburg’un kesinlikle kalibresi bizden düşük bir takım olduğunu belirterek başlayalım.. Her ne kadar 2 hafta öncesine kadar Bundesliga’da liderlik koltuğunda oturuyor olsalar da, bu sezon UEFA’da deplasmanda oynadıkları tüm maçları kazanmış olsalar da Hamburg bizim kadar iyi bir takım değil.. Bahis sitelerinin maç öncesi kalan 16 takım arasından Hamburg’u bizim 2 sıra önümüzde kupanın 4. favorisi olarak gösteriyor olmasının ise buradan arbitraj sağlamak isteyen bahisçlier için bulunmaz bir nimet olduğunu ifade ederek maça geçiyorum..
En son söyleyeğimizi başta söyleyeceğim; Kewell’ın stoper oynamasını yadırgamadım… Bu sezon UEFA’daki tüm maçlarda 90 dakika forma giymiş olan Meira’nın satılması, takımın önem sırasına göre hemen hemen tüm stoper oynayabilecek oyuncular olan Servet, E.Aşık, E. Güngör, Murat ve M.Topal’ın maç öncesi ve maç süresince yaşanan eksikliklerinden sonra stoper mevkiine kim geçse kendisi hakkında Kewell hakkında yapılacak yorumlar yapılabilirdi..
Sezona sol açık ve forvette başlayarak daha sonra Arda’nın sol kanattaki üst düzey performansından dolayı orta sahanın sağına çekilen, Skibbe ile yollarımızın ayrılmasına sebep olan Kocaelispor maçında sol kanatta tek başına görevlendirilip, sağa kaydırıldığında 2. golü yediğimiz Kewell oynamadığı tek mevkii olan stoper mevkisinde kendisine verilen görevi başarıyla yerine getirerek gönlümüzü tekrar fethetti.. Bu sayede takımımızda yarın öbürgün (Allah vermesin) De Sanctis kırmızı kart görürse kaleye de kimin geçeceği de belli oldu.. Kewell’dan söz açılmışken stoper oynamaya başladıktan hemen sonra alışkanlıktan olsa gerek ceza sahası içinde çalım atmaya çalışan oyuncumuz yaptığı 1-2 riskli hareketten sonra söz konusu ceza sahasının kendi yarı alanımızda olduğunu farkederek daha garantili ve verimli oynadı maçın geri kalanını.. Şaka bir yana, çaresiz kalan Bülent Hoca’nın zorunluluktan stopere çektiği oyuncunun “oyun zekası yüksek, kafa toplarına hakim” olması gerekiyordu, bu açıdan hocayı “cesur” kararından dolayı kutlamak istiyorum.. Öte yandan Kewell’ın bu şekilde görevlendirilmesi de takıma maç içinde kesinlikle olumlu motivasyon verdi; 9 yıl önce Bülent Korkmaz’ın finalde çıkık omuzla kupayı kaldırmak için mücadele etmesi, 4 yıl önce Kadıköy’de 10 kişi kalmışken Pancu’nun kalede devleşmesi ile maça daha da asılıp eksik kadro ile galibiyet golünü bulan Beşiktaş, geçtiğimiz yaz kaleci Volkan’ın lüzumsuz yere gördüğü kırmızı kart sonrası kaleye Tuncay’ın geçmesi ile kalan dakikalarda motivasyonun kaybetmeyerek Çek Cumhuriyeti’ni dize getiren Milli Takımımız.. Bu tip örnekler saymakla bitmez ama hatırlatmakta da fayda var; bu tarz olaylar maç içinde rassal bir şekilde meydana geldiklerinde o takıma avantaj sağlarlar. Burada şans faktörünün de devrede olduğunu unutmadan; önümüzdeki hafta oynayacağımız Trabzonspor ve Hamburg maçlarında maça bu tarz bir dizilişle başlamanın yanlış olacağını peşinen söyleyelim.. Umarım ki Bülent Hoca Trabzon’da E.Aşık’lı, Hamburg karşısında da Kewell’sız bir defans tercihinde bulunur.. Peki o zaman taşı elimizin altına hoca ile beraber sokup nasıl bir defansif kurgu ile oynamalıyız sorusuna da cevap verelim yeri gelmişken; Trabzon maçında Hakan-E.Aşık oynamalı.. Esas sorun ise Hamburg ile ASY’de oynayacağımız rövanş maçı; burada da hocanın henüz takımımızda resmi maçlarda sadece 1 dakika forma giymesine rağmen gündemdeki en popüler isimlerden biri olan Semih’i oynatmak yerine M.Güven veya Barış ikilisinden birine forma vermesinin daha akıllıca olduğunu düşünüyorum..”Taşıyıcı Kolon” Barış’ın dün 90 dakika boyunca göstermiş olduğu “çok başarılı” performanstan sonra onsuz bir orta saha düşünmek hiç akıllıca gelmese de zorunluluklar Bülent Hoca’yı böyle bir karara sevkedebilir..
Bu sezonki diğer Avrupa Kupası maçlarına paralel olarak Hamburg karşısında da takımdaki çoğu oyuncunun dün sezon ortalamasına göre oldukça iyi performans gösterdiğini söyleyebiliriz.. Kewell, Ayhan, Barış, Volkan, Hakan, De Sanctis ve oyuna sonradan giren M.Güven ve Ümit performansları ile parmak ısıtırlarken, Arda, Lincoln, E.Aşık ve Hasan’ın oyunları vasatı aşmadı…Sabri ve Nonda ise takımızın performansı en kötü iki oyuncusu idiler..
Rövanşta işimiz tahmin ettiğimizden daha zor olacaktır; rakibe defansı sağlam tutup oyun içinde kazara yenebilecek bir golden fazlasını vermeyecek şekilde konsantre olduğumuzda rakibin tecrübesiz sağ ve sol beklerini Arda ve Kewell’la zorlayarak çeyrek final vizesi alacağımızı ümit ediyorum..
Aslanlar’a Trabzonspor deplasmanında başarılar dilerim
Saygı ve sevgilerimle,
Ant İpek
Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın