Göztepe yenilgisinin ardında yatan dramatik gerçek günler sonra ortaya çıktı. Karşılaşma öncesi kampta herkes çok neşeliydi. Lucescu son taktikleri veriyordu ki, Almanya'dan telefon geldi. Yakınları Ümit'i arıyordu. Telefonla konuşurken, Ümit'in rengi, benzi sarardı. Almanya'da yaşayan babası kansere yakalanmıştı. Morali büsbütün bozuldu.
Telefonla üzücü haberi alan Ümit yıkıldı. Kendini tutamadı, hıçkırıklara boğuldu. Onu teselli eden ilk kişi Teknik Direktörü Lucescu oldu. Rumen çalıştırıcı, üzülmemesini, babasının teda vi sonrası iyileşebileceğini, umudunu kesmemesini söyledi. Ümit Karan motivasyonunu tamamen yitirmişti. Lucescu son anda karar değiştirdi ve sahaya Ümit'in yerine Niculescu'yu sürdü.
Ümit'in üzüntüsü diğer arkadaşlarını da moral olarak etkilemişti. Galatasaraylı futbolcular, sahada ruh gibiydi. Durumu gören Lucescu takıma moral olur umuduyla Ümit'i sahaya sürdü. Ancak milli futbolcunun morali o kadar bozuktu ki kolu kanadı kalkmıyordu. Ve Galatasaray bu kritik maçı kaybettiğinde Ümit iyice kahroldu. O gün üzüntüden sabaha kadar uyuyamadı.
