Popescu, tarihi döneme ışık tuttu

Romanya’nın yetiştirdiği en önemli yıldızlardan biriydi o. Barcelona’da kaptanlığa kadar yükseldi. Ancak, Galatasaray ile tam anlamıyla zirve yaptı.

Sarı kırmızılı forma altında taraftarın da sevgilisi oldu, takımın da vazgeçilmezi. 'Cimbom'un UEFA Kupası zaferine imza atmış efsane kadrosunun başaktörlerindendi Gheorghe Popescu...

Sarı kırmızılı forma altındaki o muhteşem günleri, unutamadıklarını, sırlarını, özel yaşamını, futbolculuk günlerini, Fatih Terim’i, Türk futbolunu, Lucescu’yu anlattı. Politikaya da girdi, Romanya’nın devrik diktatörü Nikolay Çavuşesku dönemindeki zorlu günlere döndü.
İşte, Popescu ve söyledikleri...

"MASADA KOLA GÖRÜNCE ÇOK ŞAŞIRDIM"

"Galatasaray’da insanların sıcaklığı beni çok etkiledi. Ben ve ailem hayatımızın en güzel günlerini Türkiye'de yaşadık. Galatasaray seyircisi bizi sahiplendi. Çarşıya çıktığımızda sevgi ve saygı görüyorduk. Şimdi bile İstanbul'da kendimizi ikinci vatanımda, evimde gibi hissediyorum.

Eşimle birlikte çok heyecanlanıyoruz. Eşim İstanbul aşığıdır. İkinci çocuğum da İstanbul’da doğduğu için ben de çok seviyorum orayı. Eşimin ikinci hamileliğinde İstanbul'da değildik. Hannover 96 takımında oynadığım için Almanya’da bulunuyorduk. Eşim çocuğu İstanbul’da doğurmak istiyordu. Oraya doğum için döndük.

Türkiye’ye ilk geldiğimde yediğimiz yemeklere alışkın değildim. Ben oyuncuların masada kola içtiklerini ilk kez orada gördüm. Futbolculuk yaşantımda futbolcuların kola içtiklerine hiç şahit olmamıştım."

"BEN SAHAYA ÇIKIP, FUTBOLUMU OYNADIM"

"Lucescu, Shakhtar Donetsk ile Türkiye’ye geldiğinde bazı açıklamalar yaptı ve çok ses getirdi. “Türkiye’de iki şampiyonluğum çalındı” dedi. Ben böyle bir şeye inanmıyorum.

Sahada kazandığını birilerinin senden çalması mümkün değildir. Ben öyle bir şeyi Türkiye’de hissetmedim, görmedim. Ben futbolumu oynadım, sahada mücadelemi verdim. Lucescu başka pozisyonda olduğu için kendine göre bir görüşü vardır. Bizim çok kaliteli bir ekibimiz vardı. Şimdi belki roller değişmiştir. Türkiye’de son dönemde şike söylentileri oldu ama ben oradayken sadece futbolumu oynadım.

Türk hakemlerinin son dönemde seviyeleri çok yükseldi. Uluslararası maçlarda onları görüyorum. Hoşuma gidiyor. Futbol da her geçen gün ülkenizde gelişiyor."

"TERİM BENİ "AYAĞINI İNDİR" DİYE UYARDI"

"UEFA Kupası’nı kazandığımız dönem takımda herkesin çok iyi rolleri vardı. Bu başarıda Fatih Terim çok önemli bir roldeydi. Ekibi hazırlamak onun göreviydi. Bizden çok saygı ve ilgi gördü. Takımın ruhunda büyük disiplin vardı. Galatasaray'da daha dördüncü günümde ayağımı masaya uzatmıştım. Yanımdan geçen Fatih Terim, “Ayağını indir, toparlan” dedi. İşte o zaman Türkiye'de sistemin nasıl işlediğini ve başarılı olacağımızı anladım.

Terim, Galatasaray’dan gönderildi. Mancini ile yola devam ediyorlar. Ancak, Terim ile daha başarılı olurlardı. Hocamın, Milli Takımın başına geçmesine ise sevindim."

"4 YIL ŞAMPİYONLUĞUN SIRRI..."

Galatasaray 4 yıl üst üste şampiyon olurken çok çalıştık, ciddi olduk, kaliteli bir takımdık ve tecrübeliydik. Bütün işin sırrı buradaydı. Ben teknik direktör olmak istemedim. Eşofmanı değil, kravatı sevdim. Dünyada benim için en iyi Messi. Gelmiş geçmiş ise Maradona’dır.
Hagi benim bacanağım. Aramızın kötü olduğu söyleniyor ama bu doğru değil. (Hemen telefondan Hagi’yi arıyor ve bizimle röportaj yaptığını söylüyor. ‘Naber bacanak iyi misin?’ diye olayı soruyor. Telefonu kapatıp devam ediyor). Yalan olduğunu o da doğruladı. Aramızı açmak için yaptılar o haberleri.

Romanya’da Çavuşesku döneminde sporun organizasyonu şimdilerden daha iyiydi. O zaman bir strateji vardı. Ülke üzerinde bir disiplin vardı. Son 20 yıldır Romanya'da sporun genelinde ilgi yok, gerileme var. Şimdi yeniden yapılanma için çalışılıyor."

"FEDERASYON BAŞKANLIĞINA ADAYIM"

"Romanya Futbol Federasyonu'nda görevliyim. Başkanlığına hazırlanıyorum. 5 Mart 2014’de yapılacak seçimlerde adayım. Hagi ile birlikte çalışıyorum. Türk milletine minnettarım. Bize çok mutlu günler yaşattılar. Ben Türkiye dışında hiçbir ülkeyi sevemedim. Biz hep birlikte kardeşiz."