Önceki Haber Sonraki Haber

Hagi'den tur yorumu

Galatasaray'ın efsane ismi Gheorghe Hagi, UEFA Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde karşılaşacak Galatasaray ile Real Madrid'i değerlendirdi.

21/03/2013 Perşembe Webaslan Dış Haberler

Galatasaray'la geçirdiği 5 sezonda 4 şampiyonluk 2 Avrupa kupası ve nice başarı kazanan 'Karpatların Maradonası' lakaplı Rumen yıldız Gheorghe Hagi, İspanyol basınına röportaj verdi. Galatasaray'ın Real Madrid gibi oynadığını belirten Hagi, kontraataklarla öldürücü bir takım haline geldiğini belirtti.

"İNANMAYINLARIN DİLLERİ TUTULDU"

"Galatasaray'a gittiğimde 31 yaşındaydım. Herkes bana 'yaşlandın' diyordu. Ancak, kontratımın karşılığını verdiğim ve Avrupa kupası kazandık. İyi para kazandım ve sokakta herkes beni tanırdı. Sonra Madrid'e karşı UEFA Kupası'nı kazandık. Diller tutuldu tabii. Onlar; "Bir Türk takımı nasıl olur da böyle bir başarı kazanabilir" dediler."

"Kazandığım paranın ne kadar olduğu önemli değil. Önemli olan kafada bitiyor. Transfer olurken, bunun bir kısmının da parayla alakalı oldğunu biliyoruz. Yanlış mıyımn?"

"Oynadığımız oyunu seviyordum. Taffarel, Popescu ve ben tecrübelerimizle birlikte gençlere destek oluyorduk. Galatasaray'da 23 kişiydik, o çekirdik Kore'de Dünya üçüncü oldu"

"G.SARAY, REAL MADRID GİBİ OYNUYOR"

"Real Madrid gerçekten güçlü bir takım. Çok zor olacak, işin asıl bu. Ama şimdi Galatasaray'ın da çok önemli iki oyuncusu var; Drogba ve Sneijder. Umarım, Galatasaray benim zamanımdakinden daha iyi bir takım olur.

Galatasaray, Real Madrid gibi oynuyor. Kontraatak konusunda çok iyi. Deplasmanda evlerinde olduğundan daha iyiler. Şampiyonlar Ligi'nde deplasmanda sadece Manchester'a kaybettiler. Ancak, o maçta da United'dan daha iyi bir oyun oynadılar. Orta sahaları çok çok iyi. Madrid'e gelecek olursak topu alabilmek için oyunu ellerinden geldiği kadarıyla daraltmaları gerekecek."

İŞTE HAGI'NİN FAVORİSİ

"Favorime gelecek olursak, Madrid'in yılı olabilir. Bazı zamanlarda iç problemler yaşadılar. Ligde kötü durumdalar. Şampiyonlar Ligi'ndeyse iyi gidiyorlar.

Yüksek seviyede oynayan takımlar iki tip yolu tercih ediyorlar. Madrid daha fazla dayanıklılığa ve hıza bağlı oynuyor ve Barcelona gibi olanlar ise muhteşem pas yapıyorlar. Bütün El Clasico'ları Popescu'yla birlikte seyrediyoruz. Benim abim gibidir Popescu. O bana diyor ki; "Sen Madrid'den geldin, bense Barça'dan" ve ben de diyorum ki; "Benim senden farkım, ben ilk doğanım ve her ikisinde de oynadım. Sense sadece birinde"

 



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
  Ana Sayfaya Dön
Webaslan Anasayfasına Dön