Köşe yazarı Ercan Güven, Galatasaray'ın içinde bulunduğu durumu yorumlarken, Denizli-Özbek ikilisi konusudna çok dikkat çeken ifadeler kullandı.
Milliyet köşe yazarlarından Ercan Güven, yeni yazısında Mustafa Denizli ve Dursun Özbek konusunda ilginç tespitlerde bulunurken, artık Galatasaray'da birilerinin gerçekten çıkıp fedakârlık yapması gerektiğini dile getirdi.
İşte Ercan Güven'in dikkat çeken yazısı...''Mustafa Denizli, “Galatasaray’a geldiğim için pişman olmamak mümkün mü” dediği andan itibaren usta hoca ile sarı-kırmızılı kulübün yollarının fiilen ayrıldığını yazmıştım geçen hafta... Olay kafada bitmişti, sözleşmenin tarafları için “karizmayı çizdirmeyecek” teknik detaylara kalmıştı iş!..Nitekim, hem sahadaki skandal Galatasaray bağlamında, hem de yeni hoca arayışına giren bazı yönetim kurulu üyelerinin şahsında, vedalaşma sürecinin başladığı apaçık ortadaydı.
Bir tek Galatasaray Başkanı Dursun Özbek çabalıyordu zamanı geri sarmak için... “Ne?.. Mustafa Denizli Galatasaray’da mı?” günlerine dönebilmek için.
Sebebi, Denizli’nin gidişi her şeyden önce kişisel hezimeti olacaktı sayın Özbek’in... Başkanlığı tartışılacak, belki bitecek ama en azından “başarısız” olarak geçecekti sarı kırmızı tarihe... Bunca yıllık kulüpçü olarak, krizin ağırlığını tarttığında, zamana oynayıp “koşulların ve takımın düzelme ihtimali doğar mı” diye ümit duyması imkansızdı.
Mustafa Denizli ise tuhaf bir şekilde bir hoca için “son söz” anlamındaki “pişmanlığını” deklare etmesi ardından, gerekeni yapmamaktaydı.
Neden?..
Biraz Polyanna’cılık oynadım kendi kendime... Teknik direktör Denizli, müthiş kariyerini ve futbol tarihimizden silinmeyecek adını koruyabilmek için pişman olsa da sonuna kadar dişini sıkarak, sezon sonu Galatasaray’dan gitse bile ardında gelecek sezonların sağlam bir iskeletini bırakma niyetindeydi belki... Herkese gözyaşı vaat eden ve lig sıralamasını falan bir kenara bırakıp iki-üç genç yaratma yolunu seçen, takımın yerlerde sürünen kimyasını gerekirse elinde neşterle düzeltmek için vedayı erteleyen bir Denizli hayal ettim önce.
Nasıl anlatacaksınız?Başkan Dursun Özbek’e gelince... Krizin farkında olup elinden bir şey gelmeyen baş sorumlu olarak Galatasaray’daki en özel isim “Mustafa Denizli”yi gözden çıkarmak, “Galatasaray’ın gelecek yıllarını da tehlikeye atmak” diye mi düşünüyordu acaba? Galatasaray için kendi adını taşın altına koymaya gönüllü olmuş, “pişmanım” lafına kulaklarını tıkamıştı belki.
Yönetici ve işadamı zekasıyla maddi sorunların kısa sürede aşıp, hocanın önünü açabileceğini ve dibe vurmuş takımı son düzlükte şahlandırıp hiç olmazsa gelecek sezona dört nala girmeyi hesaplıyordu ihtimal ki!..
Polyanna’nın “zırt dediği” yer, nihayet öğrenebildiğimiz Denizli-Galatasaray sözleşmesiydi.Belge turnusol kağıdı gibi renkleri ortaya koyuyordu.
Mustafa Denizli, bir işçi ailesinin yemeden içmeden ancak dört nesilde biriktirebileceği bir cukkayı daha imza atarken cebine koymuş, hesap aydan aya olduğu için şapkasını alıp gittiği takdirde çoğunu iade etmesi gerekiyordu.Başkan Özbek ise Galatasaray’a geldiği için pişman olduğunu söyleyen hoca ile yolları ayırdığı zaman “peşinatı” yakacağı gibi, yeni hoca için tekrar para bulması gerektiğini hesaplıyor, üç maymunu oynuyordu.Olay “kov, paramı kurtarayım” ile “istifa et, paramı geri alayım” bilek güreşine gelip dayanmış olmalıydı ki, Galatasaray’a imza attığı için pişman olmuş hoca gitmiyor, Galatasaray’a geldiği için pişman olduğunu söyleyen hocaya Galatasaray yönetimi “sözleşme feshi” ile misilleme yapamıyordu.Bu aşamada orta sahanın, santrforun, savunmanın ve maç skorlarının bir önemi var mıydı?
Evet... Futbol profesyonel bir sektördü... Ama “müşteriye” keyif/gurur/sevinç gibi tamamen duygusal ürünler satmaktaydı.
Hüzün “hatalı üründü”; arada sırada mazur görülebilirdi gönüllü müşteri tarafından.
Affedilemeyecek olan ise musluğun başındakilerin yanlış tercihlerini ve paylaşamadıklarını “hatalı ürünün gerekçesi” olarak sunmalarıydı parayla pulla ilgisi olmayan müşteriye.
Aptal yerine koymalarıydı.
Oysa Galatasaray’dan sadece maneviyat satın alanlara saygı duyup para gerçeğini herkesin gözüne sokmak yerine biraz makyajlayarak duyguların dibe vuran yüzdesine katkı yapmak gerekmez miydi?
Galatasaray forması banknot, konçları dolar, kramponları euro oldu mali krizle birlikte.Maç biletleri senetti sanki.Transferin sözlük karşılığı borç haline gelmiş, sahip olduğu yıldız futbolcular ihraç fındık gibi katma değersizleşmiş, teknik direktörü tutan tek iplik “kaparo” kalmış ve tüm bunlar kamuoyundan saklanamadığı gibi tersine içselleştiriliyordu; bu sırada gönül müşterisi taraftardan ekstra fedakârlıklar beklenirken.
Son nokta; “Hoca pişman, takım kötü ama değişiklik yok”!..Futbolun parasızlıktan batmasını anlarım... Futbolun parasızlıktan kötü olmasını da anlarım... Lâkin futbol gerçeklerinin, futbol etiğinin, futbol gereklerinin, prensiplerinin parasızlıktan veya para hırsından eğilip bükülmesini anlayamam.Beni bırakın... Galatasaray taraftarına nasıl anlatacaksınız acaba?Biri hesabı kitabı bir yana bırakıp fedakârlık etsin artık şu Galatasaray’da...''
Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.
agamemnun
Takke düştü kel göründü diyemiyoruz, çünkü biz bu Denizli nin ne mal olduğunu ve ancak yıllık 500 bin TL ye bile iş bulamayan bir hoca olduğunu ve ancak İran gibi ülkelerde orta siralardaki takımların hocası olduğunu soylememize rağmen Dursun onu getirdiler gondermek için de cebinden para ödeyip gönderecek ama tahminimce uefa fair play hoca değişikliğine tekrar hoş bakmayacagi için haftaya fair play açıklandıktan sonra gönderilecek.
fernando-muslera62
iki si de gitsin
londrali
Eger Ersun Yanal gelseydi 1 atletico macindan kacmazdi 2 bir bucuk yil icin 4.5 milyon dolar almazdi 3 selcuk ve burak basta olmak uzere cogu yerliden verim alirdi 4 en onemlisi sahada olu gibi dolasan degil baski kuran ve oynadigi futbolla zevk veren bir takim olurduk .. neticede suan liderdik ve psikolojik ustunlugumuzde dolayi sampiyonlugun en buyuk adayiydik .
604642609677650
Neden Ersun Yanal gelince yanında bonus olarak Neymar,Suarez,Messi yidemi getirecekti kardeşim aklına sok şunu kadro kalitesi şuan çok düşük altyapıya yönelirsek 10 larca Sinan Gümüş çıkardı ve gelecekte çok faydalı olacaklardı...londrali
illa ersun sart degil hamza kovulunca o an en mantikli hamle ersun yanaldi hatta daum olsaydi daha iyi idare ederdiali-sami-yen-1905
Dursun Özbek ve Mustafa Denizli Galatasaray'da olduğu sürece, Galatasaray'dan hiç bir şey beklemeyin. Maalesef bilanço budur.
hagidoe1905
ÖZBEK GELDI SONRASINDA, melo, bruma, amrabat, burak, dzemaili, pandev, telles, eboue, gitti yerine jem bilal, sabri, umut kaldi, Galatasaray batiriyio elini cebine sokmayan BASKAN, futbol maclarini bile izlemeyen baskan, taraftari siklemeyen baskan rezil gibi koca galatasaray kulübü feda bilekliyi satiyo sanki amk corumspora döndük, acilen bu baskan gitmeli yoksa gs önümüzdeki yillar daha cok batacak, adamin ilgilendigi yok stadlar bos ama halen fiyatlar ucuk yani az taraftar gelsin az istifa cagrisi yapilsin amaciyla Gercek galatasaray taraftarindan ISTIFA ISTIFA DURSUN ÖZBEK ISTIFA
hagidoe1905
ÖZBEK GELDI SONRASINDA, melo, bruma, amrabat, burak, dzemaili, pandev, telles, eboue, gitti yerine jem bilal, sabri, umut kaldi, Galatasaray batiriyio elini cebine sokmayan BASKAN, futbol maclarini bile izlemeyen baskan, taraftari siklemeyen baskan rezil gibi koca galatasaray kulübü feda bilekliyi satiyo sanki amk corumspora döndük, acilen bu baskan gitmeli yoksa gs önümüzdeki yillar daha cok batacak, adamin ilgilendigi yok stadlar bos ama halen fiyatlar ucuk yani az taraftar gelsin az istifa cagrisi yapilsin amaciyla Gercek galatasaray taraftarindan ISTIFA ISTIFA DURSUN ÖZBEK ISTIFA