Galatasaray'da Younes Belhanda'nın ayrılığıyla ilgili olarak dikkat çeken yorum geldi.
13/03/2021 Cumartesi TürkiyeGalatasaray'da Younes Belhanda'nın sözleşmesinin feshedilmesini Türkiye Gazetesi yazarlarından Öcal Uluç değerlendirdi.
İşte Öcal Uluç'un "Belhanda, Galatasaray’ı kurtardı!" başlıklı köşe yazısı..
"Hâlâ “Belhanda zemini eleştirdi, eleştirmekte de haklı, zira o zeminde iyi futbol oynanamaz. Zaten daha önce Fatih Terim de söylemişti. Böyle ufak bir eleştiri için futbolcu kovulur mu?” diyenler var, spor yazanlar arasında da, Galatasaraylı üyeler arasında da…
Belhanda “yukarıdaki paragrafta yazılan sebep” yüzünden atılmadı; Belhanda’nın sözleşmesi, yayıncı kuruluşunun ekranlarında sunucunun “şu sorusuna verdiği şu cevap” yüzünden “tek taraflı” feshedildi:
Soru: Bugün saha oyununu biraz etkiledi mi? Hem Belhanda hem de Galatasaray takımına?
Cevap: Elbette bizi etkiliyor. Biz Galatasaray'ız. Normal olarak Galatasaray yöneticilerinin bir çözüm bulması lazım. Bizim, futbol oynadığımızı biliyorlar. Pas vermeyi, pasları ikilemeyi seven insanlarız. Biz çözüm bulmalısın. Hiç durmadan Twitter'da, Instagram'da kendini seyretmemek, basında olup bitenlere bakmamak lazım. Gel statla ilgilen. Sahada mücadele eden, oynayan biziz.”
“Bu sözleri sözleşmenin feshi sebebinin içine almayıp” da “Zemini eleştirdi diye sözleşme feshedilir mi” demenin “iyi niyet ile ilgisi” yoktur; tamı tamına “kötü bir niyetin ifadesidir”; o kadar!..
Dahası da yok mu; aslında Galatasaray yönetimi, “Fatih Hoca’yı kırmamak, üzmemek ve onun isteğine saygı göstermek uğruna” çok şeyi sineye çekmemeli, bu “saha içini ve dışını şımarık, vurdumduymaz tavır ve hareketleriyle bezeyen futbolcuyu çok daha öncelerden kapının önüne koymalı idi. Yapmadı, ta ki kulüp yönetimini “çok çirkin bir isnat” ile karşı karşıya bırakana kadar!..
Ne demektir, doğrudan yönetimi hedef alan bu sözler? Bir sporcu, hem de “profesyonel bir sporcu ”Başkan’ı ve yönetimi için “küstahlığı, şımarıklığı zirveye vurduran bu sözleri” nasıl söyler?..
Hadi o “yüzü kızarmadan” söyledi; “her yıl 3,5 milyon avroyu onun banka hesabına yatıran”, üstelik “kendisinin bu paranın karşılığının zerresini bile vermezken yatıran” Galatasaray gibi bir büyük kulübün yönetiminin sabrına karşılık “bu nankörlüğü” yaptı, peki ama “ona hak vererek” savunanlara ne demeliyiz?..
Aslında “bardak çoktan dolmuştu”; mesela bu futbolcu, bütün arkadaşları “FIFA’ların, UEFA’ların izin verdiği pandemi indirimine ‘Evet’ demiş” iken, “Hayır” demiş, hatta şikâyet bile etmişti…
Peki, “3.5 milyon avroyu cebine indirip karşılığında ‘futbol olarak hakkını vermediği” hâlde, Belhanda “bu sözleri söyleme cesaretini” nereden buluyordu?
Ah Fatih Hoca’m ah; “şımarıklığın, vurdumduymazlığın ‘küstahça sözler söyleme’ cesaretine kadar ulaşmasının sorumlusu” sen değil misin?..
Bir de,“inanamadığım” satır aralarına göre “bu bin defa, milyon defa haklı ve de hatta geç kalmış karara, teşekkür edeceğine, kızmışmışsın”; öyle mi?..
Bu “haberler doğru ise” senin adına da, Galatasaray adına da çok yazık!.. Aslında bütün Galatasaraylıların “Yönetime de, Belhanda’ya da teşekkür etmeleri” gerek.
Belhanda’ya “kendi ayağına kurşun sıktığı için”, yönetime de “Onu memleketine gönderdiği için!..
Şaka!
Bir bildiğim yok, kimseyle de konuşmuşluğum yok; ama artık iyice inandığım için diyorum ki; Galatasaray’da herkes hesabını “Mustafa Cengiz, başkanlığa yeniden adaylığını koyacak” ihtimali üzerine yapsın!.. Nasıl mı inandım; sosyal medya ile gerçek medyada her gün her gece, “aday olmaması için el ele neler yapıldığını” gördüğüm, okuduğum için; “onların bir bildiği vardır” herhâlde!..
Belhanda olayı ve beni güldüren liseciler!..
Galatasaray’da “bu liseci takıma” kızıyordum, artık sevmeye başladım; çünkü beni bol bol güldürüyorlar!..
Beni kahkahalarla güldüren “yeni” bir örneği anlatayım…
Mesela, Ali Koç Başkan, Galatasaray için, yönetim için, Fatih Hoca için bir “ufak dokundurma yapsa”, kıyameti koparıyorlar sosyal medya gruplarında… “Başkan Mustafa Cengiz, neden Ali Koç’a cevap vermiyormuş, susulur muymuş, hemen ama hiç vakit kaybedilmeden hak ettiği cevap verilmeliymiş” feryat figanı günlerce devam edip gider…
Ama “aynı gruptan birçok kişi”, Galatasaray yönetimine bunca zaman çile çektiren, sahada aldığı paranın hakkını vermeyen, vurdumduymazlık ve şımarıklık örneği hareketleri yüzünden tepki gösteren taraftarlara küfreden ve nihayet Galatasaray yönetimine de TV ekranlarından açık açık “hakaret eden” Belhanda’ya bile sahip çıkmazlar mı?..
Belhanda’nın sözleşmesinin feshedilme sebebi olarak KAP’a bildirilen gerekçe şu:
“…Kulüp'ün imajına ve Kulüp Yönetim Kurulu Üyelerinin saygınlıklarına zarar veren ve hakarete varan beyanlarda bulunması sebebiyle ve daha öncesinde de Sözleşme ve Kulüp İç Disiplin Yönetmeliklerine ısrarlı şekilde aykırılık teşkil eden eylemlerde bulunmasının, taraflar arasındaki ilişkiyi çekilmez hâle getirmiş olması nedeniyle, Younes Belhanda'nın Profesyonel Futbolcu Sözleşmesi, FIFA Oyuncuların Statüsü ve Transferleri Talimatı'nın 14. maddesi uyarınca 10 Mart 2021 tarihinden itibaren derhâl, tek taraflı ve haklı sebeple feshedilmiştir.”
Buna karşılık, “Saha zeminini eleştirdiği için atılır mı” diyenden, “Efendim evet kötü laf etmiş, ama şunun şurasında sözleşmesinin bitmesine birkaç ay kaldı, atılacağına beklense idi” diyenine kadar, “kararı eleştirme” yarışı yapılıyor!.. Hele hele “sözleşmenin ‘tek taraflı feshedilme’ kararında altı çizilen ‘haklı sebep ile ’ifadesini bile eleştirenler yok mu; hem de “Haksız yapılanlar da mı var” diye sorarak; vah ki, ne vah!..
Gelinde onların “ağlanacak hâllerine gülmeyin” bakalım!..
“Zemini eleştiren sözleri” sitede var!..
Belhandacılar ve elbette “Galatasaray’ın şampiyonluğa uzanmasından” korkanlar “fırsat bu fırsat” deyip, bol bol “haber üretiyorlar” Galatasaray’ın içini karıştırmak için…
İşi “Galatasaraylı futbolcular Belhanda kararını protestoya hazırlanıyorlar, moralleri çok bozuk” demeye, haberler yapmaya kadar götürdüler!..
Fatih Hoca’nın “kime ne zaman nerede söylediği bilinmeyen sözlerini” üstelik “birbiri ile çelişen ifadelerle dolu olarak” hem de “kaynak göstermeden” verenler de cabası…
Neredeyse işi,“Galatasaraylı futbolcular, yönetimi protesto için Kayserispor maçına çıkmayacaklar” ya da “Moralsiz oldukları için yenilecekler” demeye kadar vardıracaklar…
El insaf; Galatasaray web sitesine,“Tercüman’ın ‘yönetim aleyhine olduğu için tercüme etmediği’ bölüm hariç” Belhanda’nın TV ekranlarında “zemin için açıklamalarının konması kadar iyi niyet gösteriyor, futbolcuya” yönetim!..
Bu bile saklanıyor, yazılmıyor, konuşulmuyor; gazetecilik bu mu?"
Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.
barisa-
Akbaba20 cok rezil yorumlarin var, her haftada utanmadan yazabiliyorsun :) hocaya yaptigin yorumlar, messiye her hafta kotu yorum yapan bir maldan daha berbat :)))
pariskayseri
Cok gec alinmis bir karar ama helal olsun sayin baskanimiz mustafa cengize, simdi sirada babel akbaba sener var, bu ucunun takima gram katkisi yok ozellikle bu ucu hemen gitmeli kaleci fatihle beraber
toronto
Bunun kadar terbiyesiz, meslek serefi olmayan, ruhsuz, luzumsuz, bir o kadar da inanilmaz pahali bir futbolcu musveddesi gormedim. Onu kovana degil bunca yil kulubumuzu somurmesine, taraftarimizi hasta etmesine izin verene yaziklar olsun. Ona 3.5M ver yazik et Mustafa Kapi'lara...
1981890688707425
Zemini eleştirdiği için gönderilmediği zaten en baştan belliydi. Twitter 'de ve İnstagramda gezecekleri yerine islerini yapsınlar diye kovuldu.
fadal
abicim adam 'teknik ekip Instagram a bakacağına taktik çalışsa' deseydi hoca affedecekmiydi? hocadan yüz bulup herkes yönetime sallıyor. valla Fatih hocayla çalışmakta zor..
akbaba20
Aynen katılıyorum hıncal uluç için bir çokları bu adamı bunak biri futboldan anlamaz konuşur diye lans eder fakat fatih terimin yanlışlarını söylebilen iki tane adam var biri hıncal uluç biride erman toroğlu gerisi yalaka padişahım çok yaşa diyenler Bende fatih terimin yaşlandıkca kõtu bir td.olduğunu görüyorum galatasarayda çok rahat bir ortam bulduğu için çalışmıyor ve forma adaletini sağlayamıyor.
caglar20
aynen zemini herkes eleştiriyor ama bunu yaparken söyleyiş tarzı da önemli. ama muhalefet olunacak ya işte başta Faruk süren