Galatasaray'da Çek futbolcular Milan Baros ve Tomas Ujfalusi, GS TV'ye yeni sezon öncesinde açıklamalarda bulundu.
05/07/2011 Salı Webaslan.comGalatasaraylı Futbolcular Milan Baros ve Tomas Ujfalusi, Galatasaray Televizyonu’nda yayınlanan "Kamp Günlüğü" programına konuk oldu. Çek futbolcular yeni sezon hazırlıkları ve hedefleriyle ilgili açıklamalar yaptı, Tüm merak edilen soruları içtenlikle yanıtladı.
Yeni sezon öncesinde Baros stat ve taraftarlarlar ilgili olarak, "Mükemmel bir stat ve atmosfere sahibiz, umuyorum ki önümüzdeki sezon her maç sonuç anlamında değil ama atmosfer anlamında aynı Fenerbahçe maçı gibi olur. Hepimizin hatırladığı gibi ses rekorunun kırıldığı bir maçtı, inanılmaz bir atmosfer vardı" şeklinde konuştu.
İşte Baros ve Ujfalusi'nin programda yaptığı açıklamalar...
Galatasaray’ın iki Çek yıldızı Milan Baros ve Tomas Ujfalusi bizlerle birlikte kendilerine hoş geldiniz diyoruz ve Milan Baros’la başlıyoruz. Yeni bir dönem başlıyor. Galatasaray’da Avrupa’nın en önemli teknik direktörlerinden Fatih Terim göreve geldi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Baros: Umarım bu sezon bizim için başarılı bir sezon geçer. Çok önemli bir teknik direktörle çalışıyoruz. Fatih Terim’in çok büyük otoritesi var. Bu otoritesini futbolcu özelliğinden görebiliyorsunuz. Takımımızda birçok futbolcu da hem Milli Takım bazında hem kulüp bazında daha önce çalışma fırsatı buldu. O yüzden umarım hem taraftarımızın beklediği hem bizim beklediğimiz hem de kulübümüzde herkesin beklediği başarılara imza atma şansımız olur.
Aynı soruyu Tomas Ujfalusi’ye de iletmek istiyorum. Avrupa’nın önemli teknik direktörlerden biri göreve geldi onunla başlıyor sezon nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ujfalusi: Çok önemli bir teknik direktörle çalışıyoruz. Tabi ki dünya çapında tanınan bir teknik direktör. Kariyerine baktığımızda çok önemli kulüplerde çalışmış, çok önemli başarılara imza atmış bir teknik direktörle çalışıyoruz. O da bizim için büyük bir avantaj, şu anda da hazırlık dönemindeyiz onun verdiği direktiflerle en iyi enerji yüklememiz ve sezona en iyi şekilde hazırlanmamız lazım. Ki iyi bir sezon geçirelim.
Çalışmalar beş gün İstanbul’da sürdü ve daha sonrasında şimdi Avusturya kampındayız. Tomas Ujfalusi bu çalışma sürecini nasıl değerlendiriyor?
Ujfalusi: Bu dönem bir futbolcu için en önemli dönemdir. Çünkü yeni sezona en iyi hazırlanmak için önemli bir fırsat. Hepiniz biliyorsunuz bir aylık tatilden çıktık ve çalışmalara başladık. Ben kendi açımdan söylersem tam olarak takıma başlamadım. Bugün sadece antrenmanın bir bölümde birlikteydim ama önümüzdeki iki gün tam olarak takımla çalışmalara başlayacağımı düşünüyorum. Benim de belirttiğim gibi bir oyuncu için çok önemli bir dönem bu, o yüzden kesinlikle koşularını maksimum seviyede yapması lazım ki sezona en iyi fiziksel açıdan iyi girsin.
Milan Baros geçtiğimiz sezon çeşitli sakatlıklardan dolayı zaman zaman forma giyemedi ama Galatasaray taraftarı ona olan sevgisini fazlasıyla gösterdi. Artık şu an bizim gördüğümüz kadarıyla bir sakatlığı kalmadığı görünüyor, çok ta iyi gidiyor antrenmanlar da eskisinden daha iyi bir Milan Baros görebilecek mi taraftarlar?
Baros: Bir futbolcu için en önemlisi sağlıklı olmasıdır. Benim için de en önemli olan nokta bu. Hepinizin bildiği gibi talihsiz bir Fenerbahçe maçı yaşadık. Orada ayak parmağım kırıldı ondan sonraki dönemde bu sakatlıkla bağlantılı bir sakatlık yaşadım. Demin de konuştuğumuz gibi uzun bir dönem tam anlamıyla sağlıklı bir şekilde takımıma katkı sağlayamadım. Ama şu an sizin de az önce belirttiğiniz gibi gayet iyiyim gayet sağlıklıyım. Mutlaka bu sezon elimden gelen her şeyin en iyisini yapmaya çalışacağım. Çünkü artık şampiyonluğa oynamamız gereken, taraftarlarımızı sevindirmemiz gereken bir sezon. Ben de oynadığım sürece takımıma maksimum şekilde yardımcı olacağımı umuyorum.
Milan, Ujfalusi’nin transferine şüphesiz en çok sevinen kişi olmuştur ki zaten Florya’da kendisini kapıda karşıladı biz de gördük. İki çek oyuncu aynı takımda oynayacak bunun için ne diyor?
Baros: Yabancı bir ülkede bir vatandaşınızın gelmesi sizi mutlu eder. Tomas’ın gelmesi beni inanılmaz derecede mutlu etti. Onu çok uzun yıllardan beri tanıyorum, Milli takım’a dayanan bir dostluğumuz var . Tabi ki de onun da katkısıyla daha iyi işler yapacağımızı düşünüyorum, burada olması Galatasaray’a imza atması beni mutlu etti.
Peki Ujfalusi Milan’la oynayacak, ne düşünüyor bu konuda?
Ujfalusi: Ben de onunla oynayacağım için çok mutluyum. Çünkü Milli Takım bazında uzun yıllar birlikte oynadık şimdi de aynı kulüpteyiz o yüzden son derece mutluyum.
Peki neden Galatasaray ve Türkiye?
Ujfalusi: Atletico Madrid geçmişime baktığınız zaman orada da çok başarılı üç yıl geçirdim. Üç yılda iki kupa kazandım, finaller oynadım. Üç yıl benim için olumlu geçti. Galatasaray’ı seçmemdeki en büyük sebeplerden biri Galatasaray’ın Türkiye’nin en büyük kulübü olduğunu düşünmemdir. Türkiye’nin en önemli geçmişe sahip kulübü. Atletico Madrid’te yapacaklarımı yaptım. İspanya Ligi’ne baktığınız zaman Barcelona ve Real Madrid gerçeği var. Şampiyon olmak çok kolay değil. Ama şu an Galatasaray’dayım ve burada olmaktan çok mutluyum. Çok büyük bir tarihe sahip olan Galatasaray’a geldim. Hasret kaldığım şampiyonluğa burada ulaşmak istiyorum.
Atletico Madrid’te UEFA Kupası şampiyonluğu yaşadın. O sezon Galatasaray’la da karşı karşıya geldiniz. Çok kritik bir maçtı. Geriye dönüp baktığında o sezon Galatasaray maçını kırılma maçı olarak gösterebilir mi?
Ujfalusi: Kupayı kazanana kadar çok önemli maçlar oynadık. Sadece Galatasaray maçını baz alıp, kırılma anı dememiz çok doğru olmaz. Ondan başka da çok önemli maçlar çıkardık. Ama Galatasaray maçı da çok önemli ve enteresan bir maçtı bizim için. Milan Baros bize karşı oynamayışı bizim için büyük bir şanstı. Ama sadece o maça yoğunlaşmamak lazım. Kupayı kazanana kadar çok büyük bir çaba sarf ettik. Tabi şans faktörü de bizimleydi ve kupayı kazandık.
Herkesin çok merak ettiği bir konu var. Rövanş mücadelesinde Perea’nın topa elle bir müdahalesi var. Caner’in çalımı sonrasında. Herkesin penaltı beklentisi vardı. Verilmeyen bir penaltı vardı. O pozisyonu hatırlıyor musun ve ne düşünüyorsun?
Ujfalusi: Bu futbol sonuçta. Bir hakem gerçeği var. Hakemin verdiği kararlar bazen sizin lehinize veya aleyhinize olabiliyor. Ben o pozisyonu gayet net hatırlıyorum ama hakemin o anki kararı o şekildeydi.
Galatasaray geçen sezonu iyi geçirmedi. Belki bunu tarihten silemeyiz ama hem futbolcular, hem de taraftarlar hafızasından silmek istiyorlar. Nasıl bir yaz dönemi geçirdin ve bu kötü sezonu hafızandan silebildin mi?
Baros: Geçen sezon kimsenin hatırlamak istemediği bir sezon. Daha kötü bir sezon geçiremeyiz diye tahmin ediyorum. Ama yapacak bir şey yok. Mutlaka onu bir kenara bırakmamız lazım. Beş haftalık uzun bir tatil dönemi geçirdik. Ben de gayet iyi dinlendim. Yunanistan’a gitme şansı buldum. Çek Cumhuriyeti’nde ailemle birlikte zaman geçirdim. Kendimi daha dinlenmiş ve daha diri hissediyorum. Sezona iyi bir başlangıç yapmak için hazırlık kampında en iyi şekilde hazırlanmamız gerekiyor. Sezona iyi bir başlangıç yapmak her zaman size bir avantaj getirir. İlk maçlarda alınan galibiyetler takımının güvenine de yansıyor. Bu şekilde başlamamız gerekiyor. Sezona kötü başladığınız zaman üzerinizde bir baskı oluşuyor. Basının sizde oluşturduğu bir baskı oluyor. Bu nedenle sezona iyi başlayıp geçtiğimiz sezonu unutturmamız lazım.
Bu sene Fatih Terim’le birlikte sistem değişiyor. Hücum hattına baktığımızda Elmander transfer edildi. Bir yabancı daha kadroya katılacak forvet hattında. Ama orta sahadan destekleyecek oyuncu sayısı da artıyor. Çok önemli bir transfer olan Selçuk var. Arda ve Kazım gibi birçok önemli isim sayabiliriz. Yeni sistemi nasıl değerlendiriyorsun? Daha fazla destekçin olacağı için rahatlayacaksın gibi gözüküyor…
Baros: Sistem değişiyor ve ofansif oynuyorsunuz. Bunlar istenilen ve gayet güzel şeyler. Ama ne yaparsanız yapın amaçlanan şey üç puan. Bazen bunun için 1-0 da yetebiliyor. Bu sonuçla da üç puan sizin olabiliyor. Ama tabi ki hücuma yönelik bir futbol oynamak güzel bir şey. Önemli transferler yaptık. Bundan sonra da yeni isimlerin aramıza katılacağını düşünüyorum. Elmander ve Selçuk gibi önemli transferler var. Geniş bir kadroya sahip olmanız gerekiyor. Çünkü geçen sene bazı sakatlıklar yaşadık. Sezon çok uzun. Sakatlıklar yaşıyorsunuz, kart cezalılarınız oluyor. Onların yerine koyabileceğiniz futbolcuların olması gerekiyor. Geçen sene biraz da bunun sıkıntısını çektik. Geniş bir kadroyla başarılı olmak istiyoruz. Ofansif oynamak da güzel ama sonuçta amaçlanan şey üç puan.
Forvet bölgesinde bu sezon belki de görülmediği kadar müthiş bir rekabet olacak. Belki de son yılların en güçlü forvet hattına sahip olacak Galatasaray. Elmander ve senin gibi önemli yıldızların yanı sıra bir önemli yıldız daha kadroya katılacak. Üç tane kaliteli yıldız olacak forvette. Bu rekabet için ne demek istersin?
Baros: Tabii bu rekabetin yaşanacak olması her anlamda iyi takım için iyi, bireysel olarak bizim için de iyi. Bir futbolcu kendi pozisyonunda bir rekabet yaşamıyorsa mental olarak bu onu olumsuz etkileyebiliyor. Biraz daha rahatlatabiliyor. Ama bu tip bir rekabet sizi her zaman daha canlı tutuyor. Sizi daha motive kılıyor. O yüzden böyle bir rekabetin yaşanacak olması bence güzel. Takımı da iyi etkiler. Bende tecrübeli bir futbolcuyum sonuçta. Yaşayacağım ilk rekabet olmayacak. Bundan öncede kendi pozisyonumda bir çok rekabet yaşadım oynadığım takımlarda. Liverpool’u sayabiliriz, Lyon’u sayabiliriz. Orda da bu tip rekabetleri yaşadığım için mutlaka bu beni ve takımı olumlu olarak etkileyecektir.
Tomas’a sormak istiyorum. Atletico Madrid forması ile Galatasaray’a karşı Ali Sami Yen Stadı’nda maç oynadı. Artık orası yıkıldı. Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena var bundan sonra. Ali Sami Yen Stadı’nın atmosferini nasıl buldun?
Ujfalusi: Ali Sami Yen’de hiç unutamadığım bir atmosferle karşılaştım. Tabii bu sadece benim için değil tüm futbolcu arkadaşlarım için de geçerliydi. Gerçekten bizi çok büyüledi. Özellikle maçtan önce takımın taraftarla bütünleşmesi , taraftarların takımı tribüne çağırması bizi etkiledi. Onun haricinde maç başladığından son düdüğe kadar Galatasaray taraftarının takımın arkasında olması gerçekten Atletico Madridli bütün futbolcuları etkiledi. Yeni stadı görme şansım olmadı. Oradaki atmosferi görme şansım olmadı. Ama orayı görmek içinde sabırsızlanıyorum.
Aslında sorma taraftarı olmadığım geçmiş, bitmiş olan bir konu var. Lionel Messi ile ilgili pozisyon var. Normalde iki maçlık ceza aldın. Anlatmak ister misin? Bu pozisyon için ne söylemek istersin?
Ujfalusi: Tabii ki futbolun içinde olan şeyler. Sonuçta futbol hepimizin bildiği gibi mücadele oyunu ve birebir mücadelelerin, birebir müdahalelerin fazla olduğu bir oyun. O yüzden futbolda bu tip şeyler olabiliyor. Messi dünyanın en iyi futbolcularından biri belki de dünyanın en iyi futbolcusu. Tabiî ki benim yaptığım müdahalenin Messi’ye karşı olması, benim açımdan şanssız oldu. Ondan sonra pozisyonu da gördük. Resimler çekildi. Bu resimler bütün dünyada görüldü. Biraz daha suçlu konuma düşmüş oldum. Ondan sonra Messi ile telefonda da birebir konuştum. Kendisinden özür diledim. Basın önünde de özür diledim. Kimse böyle bir şey yaşanmasını istemez. Sonuçta bilerek yapılmış bir müdahale değil. Ama futbol içinde yaşadığı zaman özellikle de Messi’ye karşı yaşandığı zaman daha fazla ses getiriyor.
Ben burada herhalde biraz haksızlığa uğradığını düşünüyorum. Faul yaptığı kişi Messi olduğu için aslında çok fazla eleştiri aldı. Herhangi başka bir futbolcuya yapılmış olsaydı almazdı diye düşünüyorum.
Ujfalusi: Evet aynen dediğiniz gibi. Ama ne olursa olsun bu tip şeyler beni çok fazla işimden alıkoymuyor. Sonuçta ben bir defans oyuncusuyum. Agresif bir oyuncuyum. Benim için önemli olan o topu oradan çalabilmek, takım için elimden geleni yapabilmek. Onun için tamamen ona konsantre olmuş durumdayım.
İmajı için ne söylemek ister? Bir kısmı gladyatör benzetmesi yapıyor. Bir kısmı Cesur Yürek’ten benzetmeler yapıyor? Nasıl değerlendiriyor ?
Ujfalusi: Yaklaşık 3-4 aydır uzatıyorum. Şu anda kendi kafamdaki düşünce de aralığa kadar uzatmak. İmajımla ilgili de Baros ile de konuşuyoruz. O da söyledi. Yanları kesip belki sadece üstler de kalabilir. Sürpriz bakalım neler olacak?
Yani her an imajını değiştirebilir. Farklı bir Ujfalusi ile karşılaşabilir miyiz?
Ujfalusi: Çok fazla önemli bir şey değil aslında bu. Her an sakalımı da kesebilirim. Yarın belki saçımı da kesebilirim. Ama şu anda bu kombinasyon hoşuma gidiyor.
Defans oyuncusunun savaşçı kimliği her zaman aklımıza ilk gelen unsurdur. Kendisi bir defans oyuncusu olduğu için savaşçı kimliği olarak ön plana çıkıyor. Bizde şu ana kadar yakıştırıyoruz açıkçası.
Ujfalusi: Tabii imaj mutlaka önemli ama saha içinde yaptıklarınız daha önemli. Çok önemli bir imaja sahip olmayabilirsiniz. Ama saha içinde çok önemli hareketler yaparsınız. O zaman bu çok daha önemli tabii ki.
Şimdi Milan Baros’a sormak istiyorum. Ajax’la yapılan stadın açılış maçında kendisi oynayamadı sakatlığı nedeniyle ve orada yaptığımız röportajda o ambianstan çok etkilenmiş keşke şimdi sahaya çıkıp oynayabilecek durumda olsaydım diye büyük bir üzüntü yaşamıştı, o stadın keyfini yaşamak istediğini ifade etmişti. Geçen sezon takım halinde camia halinde o stadın keyfini çıkartamadık yeni sezonda herhalde o stadın keyfini en çok çıkartacak biri Milan Baros’tur öyle değil mi?
Baros: Mükemmel bir stat ve atmosfere sahibiz, umuyorum ki önümüzdeki sezon her maç sonuç anlamında değil ama atmosfer anlamında aynı Fenerbahçe maçı gibi olur. Hepimizin hatırladığı gibi ses rekorunun kırıldığı bir maçtı, inanılmaz bir atmosfer vardı. Tabi ki o atmosferi yaratmak ne olursa olsun bizim elimizde taraftarı tribüne çekmek hepsi bizim elimizde futbolda her şey sonuca dayanıyor biliyorsunuz sonuç otomatikman iyi olduğu zaman taraftarımız geliyor sizi destekliyor bizim de böyle bir potansiyele sahip taraftarımız var. Umarım yeni sezonda elde edeceğimiz başarılarla beraber stat her zaman full olur ve her zaman Fenerbahçe maçında ki gibi bir atmosfer yaşarız. Çünkü buna gerçekten çok ihtiyacımız var. Umarım bu yeni sezonla talihsizliğimizi kırarız ve şampiyonluğa ulaşırız. Buradan taraftarımıza bir mesaj vermek istiyorum. Sadece ben değil bütün takım olarak buna odaklanmış durumdayız. Elimizden geleni yapıp onları mutlu etmek istiyoruz. Çünkü onlar bunu hakediyor.
Son olarak iki oyuncuya da sormak istiyorum. Avrupa Kupaları’nda mücadele etmeyecek bu sezon Galatasaray, sadece ligde ve Türkiye Kupası’nda mücadele edecek. Belki maç sayısı olarak daha az oynayacağı için fiziksel anlamda daha az yorgunluk olacak. Aynı zamanda da mental anlamda sadece lige konsantre olma durumu söz konusu. Bunu nasıl değerlendirecekler. Önce Baros’la başlayalım.
Baros: Avrupa’da oynamayışımızı hem olumlu hem de olumsuz yorumlayabiliriz. Olumlu anlamda sizin de dediğiniz gibi daha az maç oynayacağız o yüzden fiziksel anlamda dinlenme şansımız olabilir. Ama şöyle değerlendiriyorum sonuçta takıma bakıyorum takımda tecübeli oyuncu fazla, pazar, çarşamba maçlarına alışmış futbolcu sayısı fazla. O yüzden çok büyük problem olacağını sanmıyorum. Olumsuz anlamda da şöyle değerlendirebilirsiniz. Hafta sonu bir lig maçı oynuyorsunuz puan kaybediyorsunuz ve hemen önünüzde çarşamba günü bir Avrupa maçı var. Bunu telafi etme ve bir sonraki hafta sonu ki maça mental olarak daha iyi hazırlanma şansınız olabiliyor. Ama bizim böyle bir şansımız olmayacak. Ne olursa olsun Avrupa maçı oynasanız da oynamasanız da her şey sonuca bağlı. Sonuçlar iyi olduğu sürece mental ve fiziksel olarak daha diri olabiliyorsunuz. O yüzden ne olursa olsun alınan sonuçlar buradaki en önemli faktör.
Aynı soruyu Tomas Ujfalusi’ye de soralım…
Ujfalusi: Baros’un yorumlarına katılıyorum. Haftada bir maç oynayacağız ve o maçta da herkesin elinden gelenin en iyisini yapması lazım. En iyi sonucu almamız gerekiyor. Hafta içinde telafi edebileceğimiz herhangi bir maç yok. Sadece bir maç oynuyoruz ve odaklanmamız gerekiyor.
Daha önce Çek Cumhuriyeti Milli Takımı’nı bıraktığını açıkladın. Milli Takım’ın sana ihtiyacı olursa ve gel Milli Takımın için mücadele et denirse Milli Takım’a döner misin?
Ujfalusi: Daha önce bu konuyu Milli Takım’daki yöneticiler ve teknik direktörle birçok kez konuştum. Benim için artık o sayfa kapandı diyebilirim. Orada çok büyük başarılar yaşadık ama artık alınmış bir karar ve söylenmiş bir söz var. O yüzden tekrar Milli Takım’a dönmeyi düşünmüyorum. Bu sayede daha fazla dinlenme şansım da oluyor. O yüzden o sayfa kapandı diyebilirim.
Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.