Önceki Haber Sonraki Haber

Futbol zirvesinde söz düellosu

08/05/2004 Cumartesi

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, futboldaki şike ve teşvik primi iddiaları üzerine, Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy ve kulüplerin temsilcileriyle dün Ankara’da bir toplantı yaptı. Başbakanlıktaki zirveye Gaziantepspor ve Samsunspor dışındaki 16 Birinci Süper Lig kulübünün başkan ya da yöneticileri ile İkinci ve Üçüncü Lig Kulüpler Birliği’nden 6 takımın temsilcisi hazır bulundu. Tarihi kararların alındığı toplantıda, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ve Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav, Bakan Mehmet Ali Şahin’in önünde Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy ile söz düellosuna girdi. Başkanların büyük yankı yaratacak konuşmaları şöyle:

Cemal Aydın: Arkadaşlar, hepiniz Kulüpler Birliği Başkanı olarak bana geldiniz, federasyondan, MHK’den, Tahkim Kurulu’ndan ve Disiplin Kurulu’ndan şikayetçi olduğunuzu söylediniz. Federasyon hatalı işler yapıyor, dediniz. Ben gittim federasyonla konuştum, kötü adam ben oldum. Şimdi niye konuşmuyorsunuz?

Aziz Yıldırım: Beyler, başkan haklı. İçeride başka, dışarıda başka konuşulmaz.

İlhan Cavcav: (Ulusoy’a dönerek) Bak kardeşim ben 70 yaşına geldim. Senin yaşın kaç bilmiyorum.

Haluk Ulusoy: 46 yaşındayım başkan.

İlhan Cavcav: Senin her türlü ekibinden şikayetçiyim. Şu ana bazı konularda faydalı işler yaptın. Ama misyonun bitti. Git artık.

Haluk Ulusoy: Ben daha gencim başkan. Asıl misyonunu tamamlayan sensin. Yaşlandın, senin bırakman lazım, benim değil.

İlhan Cavcav: Sayın bakanım. Biz konuşuyoruz, biz kötü oluyoruz. Biz bu federasyon ile önümüzdeki sezona başlarsak, küme düşeriz. Gençlerbirliği’ni küme düşürürler. Kulüpler bu federasyondan korkuyor. İstemiyorlar bu federasyonu ama, korktukları için ses çıkarmıyorlar. Sayın bakan, yeni kanun çıkmadan yapmayın bu seçimi. Oldu bittiye getirmek istiyorlar seçimi de.

Aziz Yıldırım: Ben 7 yıldır Fenerbahçe Kulübü Başkanlığı yapıyorum. 7 yıldır da bu federasyonla çalıştım. 1 gün oy vermedim, vermem de bu federasyona. Kimsede güven kalmadı bu federasyona.

Haluk Ulusoy: Ben, Ulusoy İmparatorluğu’nu bırakıp, Türk futbolu için göreve soyundum. Sizi kimse mutlu edemedi, edemez de. Ama ne yapsanız yapın, beni deviremeyeceksiniz. Şenes Erzik bile mutlu edemedi sizi.

Aziz Yıldırım: Naklen yayın gelirleri 600 milyon dolardı. Bu para 400 milyon doların altına düştü. 3 kuruş için devlet memurunu hapse gönderiyoruz ama, bu paranın hesabını soramıyoruz.

Haluk Ulusoy: O günkü ekonomik şartlar altında sanki başka çaremiz mi vardı? Digitürk’ün önerdiği o parayı kabul etmek zorundaydık.

Aziz Yıldırım: Herşeye karışıyorsun. Kimsenin federasyona güveni kalmadı. Ne hakem tayinlerine, ne de federasyonun diğer kurullarına...

Haluk Ulusoy: Genç, dinamik bir hakem kadromuz var. Hakem tayinleri doğru, Tahkim Kurulu doğru, Disiplin Kurulu doğru... Hepsi doğru işler yapıyor. Siz bunları karalamakla geçmişinizi inkar ediyorsunuz.

Aziz Yıldırım: Tetikçi hakemlerin var. Versene Mutlu Çelik’i Fenerbahçe maçlarına. O bir tetikçi, niye vermiyorsun?

Haluk Ulusoy: Sen istediğin için vermiyorum. İşler öyle bir hale geldi ki, aleyhime yazan Erman Toroğlu bile MHK Başkanlığı’na aday olsa destekleyeceğim. Ama o zaman bile aleyhime konuşulur.

Fikret Üstenci (Bursaspor Başkanı): Küme düşme hattındaki takımların maçları naklen yayınlansın.

Adnan Sezgin (İstanbulspor Başkanı): Ligde teşvik primi var.

Ahmet Taşpınar (Altay Başkanı): Spora siyaset karışıyor.

Başbakanlıktaki tarihi toplantıda Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, özellikle gidip Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav’ın yanına oturdu. İki başkan, konuştuklarının anlaşılmaması için elleriyle ağızlarını kapattı. Aziz Yıldırım, kendisini Trabzonspor Başkanı Atay Aktuğ ile yan yana görüntülemek isteyen basın mensuplarını, ‘Gerek yok, bunu istemiyorum’ diyerek, geri çevirdi. Toplantıda Atay Aktuğ ile Galatasaray Başkanı Özhan Canaydın’ın yan yana oturması da dikkat çekti. 

Tarihi toplantı sonrasında Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, tüm kulüp temsilcilerinin imzaladığı ortak bir deklarasyon açıkladı. Deklarasyon şöyle:

"Hakemlerimiz hakkında bundan böyle spor kamuoyunun yanlış anlayabileceği, futbolun üzerinde durduğu zemini bozacak tartışmalardan kaçınacağımıza, yönetici, teknik kadro ve futbolcu düzeyinde, hakemlerimiz hakkında kamuoyu önünde, medya aracılığıyla konuşup açıklama yapmayacağımızı da ilan etmiş bulunuyoruz.

Teşvik primi eğer kulüp tarafından kendi sporcularına motivasyon ve başarılarını artırmak için belirli ölçütler dahilinde veriliyorsa, olumlu bir uygulamadır. Eğer teşvik primi bir kulübe yahut oyuncuları ile teknik kadrosuna bir başka futbol kulübü ile oynayacağı bir karşılaşma için 3. bir kulüp yararına veriliyorsa, tıpkı şike suçu gibi ahlaken yanlış bir uygulamadır. Bu anlamıyla teşvik primini biz burada toplananlar kesinlikle kabul etmiyor ve bu iddiaların önüne geçebilmek için her türlü çabayı göstereceğimizi spor kamuoyu önünde ilan ediyoruz."

Toplantının bir değerlendirmesini de yapan Bakan Şahin, liglerde teşvik primi alınıp alınmadığıyla ilgili herhangi bir delilin kanıt olarak ortaya konulmadığını, yalnızca olabileceği görüşünün dile getirildiğini belirtti. Şahin, şunları söyledi:

"Son haftalarda yapılan tartışmalar futbola zemin ve prestij kaybettirici nitelik taşıyor. Son iki haftanın şahibesiz geçmesi için kararlıyız.

Başkanlar, 2 hafta süreyle her türlü tartışmadan uzak kalacaklarını beyan etti. Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu kararlarının tartışmaya açık olmaması istendi. Başkanlar, Futbol Federasyonu’nun kuruluş ve yapısıyla ilgili yasada yapılacak değişikliklerin, genel kurul öncesinde bitirilmesini istedi. Kulüp başkanları, düşme hattındaki takımların maçlarının naklen yayınlanmasını da talep etti. Futbol Federasyonu Başkanı Ulusoy, yayıncı kuruluşla bu konu hakkında görüşmelerde bulunacak."



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
  Ana Sayfaya Dön
Webaslan Anasayfasına Dön