G.Saray'da seçime 9 gün kala üç başkan adayı çekildi. Camia Özhan Canaydın’ın görevi neden bıraktığına hâlâ net bir cevap bulamazken adayların da tek tek çekilmesi kafalarda soru işaretleri yarattı. Herkes kulübün ağır borç yükünün adayları korkuttuğunu düşünürken, VATAN, Adnan Öztürk’ü yarıştan çeken ’kirli’ gerçeği ortaya çıkardı. 11 Mart günü Adnan Öztürk’e gelen tehdit telefonları en önemli başkan adaylarından birinin yarıştan çekilmesiyle sonuçlandı. Her şey, Öztürk ofisinde Divan’da yapacağı konuşmayı hazırlarken başladı...
KOMİSYON SORGUSU
İLK telefon Frank Ribery’yi G.Saray’dan bedelsiz Marsilya’ya transfer eden menajer Bruno Heiderscheid’dan geldi. Heiderscheid “Sayın Öztürk Türkiye’den biri beni aradı. Fransızca konuşuyordu. Bana ’Sen Öztürk’e Ribery transferinde ne kadar komisyon verdin?’ diye sordu. Ben de telefonu yüzüne kapattım. Orada neler oluyor? Ne komisyonu? Ben kimseye para vermedim” diyordu telefonun diğer ucunda. Adnan Öztürk bu telefona hiç şaşırmamıştı. Çünkü zaten aday olduğunu söylediğinden beri böyle dedikodular ses hızından hızlı şekilde camiada yankılanıyordu.
EŞİNE KASET TEHDİDİ
AMA gelen ikinci telefon canını çok sıktı. Çünkü özel hayatıyla ilgili şantaj yapılıyordu. Arayan eşi Zeynep Öztürk’tü... “Adnan, biri evi aradı. Elinde seninle ilgili kasetler olduğunu söyledi. Neler dönüyor? Beni kim aradı? Ne kaseti? Ne yapmak istiyorlar” diyordu Adnan Öztürk’ün eşi... Öztürk sesi titreyen eşini yatıştırmaya çalışırken başkan adaylığı projesini de kafasında bitirdi. Çünkü sular kirlenmiş, belden aşağı vurmalar başlamıştı. Bu gelişmeler üzerine Divan Kurulu’ndaki konuşmasını ’Veda mektubuna’ çevirdi... İşte o mektubun satır araları: “Bu süreç içerisinde camiamızın bazı mensuplarından ummadığım ve ne yazık ki yakıştıramadığım bazı eylem ve söylemlerle gerek iş gerekse özel hayatımda hırpalanmak istendim.”