Sanıkların; kulüp yöneticilerinden destek gördüklerini, futbolcular ve taraftarlar üzerinde baskı kurarak rant elde etmeye çalıştıklarını, kulübün reklam gelirlerinden pay aldıklarını itiraf ettikleri öğrenildi.
Poliste sorguları süren holiganların dışarı sızan itirafları, 3 büyük kulübün taraftar derneklerinin kulüp yöneticileriyle ne kadar içli dışlı olduğunu gözler önüne seriyor. Futbolcuları ve yöneticileri baskı altına aldıkları öğrenilen bu kişilerin; futbolcuları da "Eğer bize para vermezsen, taraftarı maçta senin aleyhine bağırtırız" diye tehdit ettikleri kaydedildi.
Gözaltında bulunan Fenerbahçeli ve Beşiktaşlılar'ın, emniyette daha önceden de maçlarda olay çıkardıklarına dair kayıt bulunduğu, Galatasaraylılar'ın ise sabıkalarının bulunmadığı belirtildi. Gözaltındaki 19 Fenerbahçeli'den 18'inin ve Beşiktaşlı 5 taraftarın, hiçbir işleri olmadığı; bu işleri kendilerine meslek edinerek kulüpler tarafından beslendikleri ortaya çıktı.
Taraftar derneği kisvesi altında faaliyet gösteren bu kişiler kulüp tarafından kendilerine sağlanan biletleri karaborsa yoluyla sattıklarını; bir biletle 5 kişiyi içeri soktuklarını itiraf ettiler.
Genç Fenerbahçeliler Derneği Başkanı "Sefa" lakaplı Nihat Özpolat'ın ise, Fenerbahçe'nin reklam anlaşması yaptığı Aria'dan 100 bin dolar istediği ve bu paranın verilmemesi halinde, firmanın stat içerisinde bulunan panolarını indirmekle tehdit ettiği öğrenildi.
Ultraaslan ve Genç Galatasaraylılar Derneği Başkanı eski DJ Suat Ateşdağlı'nın da, her maç öncesi Ali Sami Yen Stadı'ndaki ses düzenini ayarladığı ve bu işin karşılığında kulüpten 2.5 milyar para aldığını itiraf ettiği öğrenildi.
Üst düzey bir emniyet yetkilisinin verdiği bilgiler ise fanatizmin hangi boyutlara varabildiğini tüm açıklığıyla ortaya koyuyor:
"Fenerbahçe-Galatasaray maçında, Galatasaraylılar 3 bin kişi ile binlerce Fenerbahçeli'nin arasına girip, birkaç kişiyi de feda etmeye hazırlanmışlar. Bunlar, daha sonra bu olayı kullanıp, 'sizin aldığınız kararla insanlar öldü' diyerek, baskı oluşturmayı amaçlamışlar."
Emniyet yetkilileri, tüm taraftar derneklerinin mali kayıtlarının büyüteç altına alınacağını ve faaliyetlerinin durdurulacağını belirtti.
İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir, son FB-GS maçından sonra 37 taraftarın gözlem altına alındığını ve bunların sorgulanmasının sürdüğünü söyledi. Bu kişilerin "kurdukları dernekler kanalıyla haksızlık, yolsuzluk ve uğursuzluklar yaptıklarını" ifade eden Özdemir, hem basında, hem de polis kameralarındaki görüntülerden evraklar hazırladıklarını ve bu kişilerin TCK'nın 313. maddesine göre faaliyetleri olduğunun belirlendiğini kaydetti.
Her 3 kulüp taraftarlarıyla ilgili ellerinde dosyalar olduğunu söyleyen Özdemir, "Gözlem altındaki Beşiktaş taraftarı 5 kişi dün İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na sevk edildi. Diğer kişiler ise yarın Kadıköy Cumhuriyet Savcılığı'na gönderilecek. Tedbirleri bundan böyle daha gizli alacağız. Stadyumlara hem maytap hem de diğer yanıcı aletler, tahminimizce kulüplerin kontrolünde giriyor" dedi. Özdemir, gözlem altına alınan 37 kişinin ifadelerinde kulüp yöneticileriyle ilgili bir şey olursa onların da alınabileceğine dikkat çekerek, derneklerin faaliyetlerini izlediklerini ve gerekirse bunların da kapatılabileceğini sözlerine ekledi.
Gözaltındaki 36 sanık, valilik kararıyla, ömür boyu maçlara giremeyecek. Bu kişilerle ilgili olarak, bütün ilçe kaymakamlıklarına yazı yazılacak. İstanbul Emniyeti; holiganlarla mücadele için özel birim de kurdu. Bu birim maçlara girerek, kameralarla tribünleri dolaşacak ve taşkınlık yapanları tespit edecek. Maçta taşkınlık yapanlar, maçtan hemen sonra gözaltına alınacak.
Yorumları okumak veya yazmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir.