“Ben Sarı-Kırmızılı renklere doğuştan aşığım. Çocukluğumda ağabeyim ile birlikte Florya’ya antrenmanları seyretmeye giderdim. Maçları da kaçırmazdım. Hele bir Werder Bremen maçı vardı ki, unutamam. Ergün Gürsoy beni aradı ve hiç düşünmeden imza attım. Hayallerim gerçek oldu. Hedefim hep Galatasaray’da oynamaktı. Büyük takımlarda baskı her zaman olur ve ben buna hazırlıklı olarak geliyorum.
Kendime Bülent Korkmaz’ı örnek alıyorum. Çünkü ruhuyla ve savaşarak oynuyor. Dünya futbolundaki idolüm ise Alessandro Nesta. Hakan Şükür, Emre, Okan, Türk futboluna İtalya’nın kapılarını açtı. İtalya Ligi’ni hep takip ediyorum. Belki birgün ben de oraya gidersem Milan’da oynamak isterim. Ağabeylerim bana hep, ‘Seni Hagi ile karşılıklı oynarken görelim bize yeter’ derlerdi bunu yapamadım ancak şimdi beraber çalışacağız. Ona çok güveniyorum. Kısa zamanda Galatasaray’da iyi işler yaptı.
Benim için mevkii sorunu olmaz. Çok özellikli bir oyuncuyum. Stoper de oynarım, ön libero da. Sağ kanat, sol kanat farketmez. Oynayamama gibi bir çekincem yok. Forma için geliyorum. Son olarak şunu belirteyim, 100. Yıl kadrosunda olmasaydım, tribünden Galatasaray’a destek verirdim.”
Kaynak: Fanatik