Önceki Haber Sonraki Haber

Affettiniz mi?

03/10/2005 Pazartesi

Dört gün içerisinde birbirine tam anlamıyla zıt bir oyun ve sonuç... Bir yanda Tromso gibi bir takım karşısında kaybedilen tur, öbür yanda ligde Trabzonspor'a karşı alınan 4 gollü galibiyet.

Acaba Trabzonspor galibiyeti, Tromso maçını unutturdu mu? Medyada "takım kendini affettirdi" şeklinde bir izlenim oluştu. Oysaki, Galatasaray taraftarının tepkisi futbolculara veya Gerets'e yönelik değil. Tepkiler -daha önceden de olduğu gibi- yönetime... Bu iki ayrımı iyi yapmak gerekir.

Ali Sami Yen'de, Trabzonspor karşısında ilk yarıda sergilenen oyun herkese keyif verdi. Bu maç aslında Galatasaray'ın lig serüvenini de direkt olarak etkileyecek bir maçtı. Tam da camiada kaos hakimken, alınacak bir yenilgi bütün morallerin alt üst olmasına, dolayısıyla ilerleyen haftalarda kötü sonuçlar alınmasına sebebiyet verebilirdi...

Trabzonspor karşısında Tomas geçen haftalara göre daha iyi işler yaptı. Bu maç için özellikle üzerinde duracağım isim Heinz... Açıkçası Altan'ın ve Ayhan'ın iyileşmesini dört gözle bekliyorum. 1 gol ve 1 asistle oynayan Heinz'ı yine beğenmedim. Her ne kadar ofansif bir orta alan oyuncusu olsa da tembel bir oyuncu. Defansfa neredeyse hiç yardım etmemesi, orta alanda pas, pres ve top kapma açısından baktığımızda standartların altında... Ayhan'ın dönüşü ayrıca Saidou'nun olası bir sakatlığında takım için çok önemli.

Eğer bir yabancı oyuncu alıyorsanız, o oyuncunun takıma ekstra katkılar sağlaması, takımdaki bir Türk futbolcuda olmayan özelliklere sahip olması gerekir. Bunları bulamazsanız sezon sonunda veya ortasında daha öncekiler gibi göndermek için uğraşır dururdunuz. Belki maziyi karıştırmak gibi olacak ama hala bu takımdan Murat Erdoğan'ın neden gönderildiğini anlamış değilim. Rahatlıkla ilk 11'de görev yapabilecek bir oyuncuydu.

Yine sol bekte ise Orhan'ın alternatifsiz oluşu diğer bir sıkıntı tabii ki. Takımda Orhan Ak'tan başka sol bek oynayacak oyuncu yok. Gerets'in, Tromso karşısında defansta görev verdiği Ergün, eski günlerinden bir hayli uzak.

Forvetlerimizin performası ise tabii ki yine herkesi kıskandırmaya devam ediyor. Özellikle Necati'nin hırsı, çalışkanlığı ve başarılı performansı alkışa değer. Öyle ya da böyle Tromso ve Trabzonspor maçları artık geride kaldı. Bundan sonra tüm konsantrasyonun lige verilmesi, sezon sonunda kazanılacak şampiyonluk ve önümüzdeki sene için Şampiyonlar Ligi tek hedef ve bu hedeflere ulaşmak için taraftarların sabrı kalmadı...

"an EL ka"

Konyaspor - Fenerbahçe maçında hiç de yabancı olmadığımız sahneler bir daha yaşandı. Hakem tabii ki insan ve hata yapabilir fakat 1. ligde maç yöneten bir yan hakem, 4. hakem ve orta hakemin bu tür pozisyonları görmemesi en iyi ihtimalle büyük bir eksiklik. Fenerbahçeliler acaba kendileri için böyle bir gol verilseydi ne tepki gösterirlerdi? Yeri göğü inletmezler miydi? Evet MHK Başkanı Ufuk Özerten'in de “Anelka'nın golü içime sinmiyor” dediği gibi, bizim de bu maç içimize sinmedi. Umuyoruz sezon sonunda şampiyonluğa etki edecek bir sonuç doğurmaz...



Webaslan mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
  Ana Sayfaya Dön
Webaslan Anasayfasına Dön